Kütahya Sosyal Bilimler Lisesi
Köşe Yazarı
Kütahya Sosyal Bilimler Lisesi
 

Yağmur Bilgiç - Karanlığın İçindeki Işık

Hep kötülerden şikâyet ederiz. Kötü olan kitaptan kötü olan saçtan kötü olan insanlardan... Aslında kızmamak lazım onlara yoksa nasıl anlayabilirdik ki? Asıl iyinin ne ve kim olduğunu.... Hayatımızda bir sürü kötü an olabilir fakat ardından gelen küçücük bir umuda tutunuyoruz böylece güç buluyoruz kendimizde. İşte o gelen minicik bir umut ışığı bile olsa bizi mutlu edebiliyor. Çünkü biz o kadar kötü bir süreçten geçmiş oluyoruz ki, o karanlıktaki küçük bir ışık bile bizi mutlu etmeye yetiyor, hatta belki bir mum ışığının eriyip sonra yok olacağını bilsek bile ona razı geliyoruz. Sonunda tekrar üzüleceğimizi bile bile buna razı gelmekten başka bir şey gelmiyor ki elimizden. Hayatın bu akışına kendimizi bırakıveriyoruz. Bir daha bizi üzebilecek bir olay yaşadığımızda hayata karşı, o olaya karşı, insanlara karşı ve en önemlisi kendimize karşı nasıl davranmamız gerektiğini biliyor, ona göre davranıyoruz. Belki bu zor süreçlerde yanımızda kimse olmuyor. Kimsesiz ve sessiz... Çareyi sadece kendimizde aramakla yetiniyoruz. Kimse yok ki yanımızda, gözlerimiz hafif sulanmış, içimize atmaktan ve kimseye anlatamamaktan içimiz hep kan ağlamış. Zorlanıyoruz çok yıpranıyoruz. "Onca şeyi tek başıma nasıl yapabilirim ki? "Diye düşünmeden edemiyoruz. Ama hayat, bize acı gerçekleri yüzümüze öyle güzel vuruyor ki. Biz bile bazen nasıl başardığımıza bir anlam veremiyoruz. Alışıyor insan, alışmak istemese de alışmak zorunda olduğunu anlıyor. Biliyor ki daha fazla ona zarar vermeden bırakmalı onu, kırmalı o inadını... Hayatta mahkûm gibi yaşamak değil de kendi hayatımızda herkese rağmen dimdik durmayı öğrenmeli insan. Evet, her insan aynı değil. Her şartımız aynı değil. Farklı dış görünüşler farklı hayatlar farklı çocukluklar... Ama kendindeki o iyiliği, seni diğer insanlardan ayıran o şeyi bulduğunda hayat sana da gülmeye başlayacak. Hayatın o durmayan rüzgârı seni hep yıkmaya çalışsa da sen tavrını belli ettiğinde bu sefer hayat sana dayanamayıp sana güneşler açacak. Her şeye ve herkese rağmen kendine verdiğin sözleri, sevdiklerine verdiğin sözleri, hayata verdiğin sözleri başardığındaki o duygu... Tarif edilemez güzellikler gelecek ardından. Gelen tüm olumsuzluklara karşı kendini iyi yönetebildiğin için kazanan en sonunda yine her şeye rağmen sen olacaksın. Ne de olsa hayat yıkılanlar için bir zehir dimdik duranlar için ise bir merhemdir...   Yağmur Bilgiç ASE Sosyal Bilimler Lisesi
Ekleme Tarihi: 07 Ekim 2024 - Pazartesi
Kütahya Sosyal Bilimler Lisesi

Yağmur Bilgiç - Karanlığın İçindeki Işık

Hep kötülerden şikâyet ederiz. Kötü olan kitaptan kötü olan saçtan kötü olan insanlardan...

Aslında kızmamak lazım onlara yoksa nasıl anlayabilirdik ki? Asıl iyinin ne ve kim olduğunu....

Hayatımızda bir sürü kötü an olabilir fakat ardından gelen küçücük bir umuda tutunuyoruz böylece güç buluyoruz kendimizde. İşte o gelen minicik bir umut ışığı bile olsa bizi mutlu edebiliyor. Çünkü biz o kadar kötü bir süreçten geçmiş oluyoruz ki, o karanlıktaki küçük bir ışık bile bizi mutlu etmeye yetiyor, hatta belki bir mum ışığının eriyip sonra yok olacağını bilsek bile ona razı geliyoruz. Sonunda tekrar üzüleceğimizi bile bile buna razı gelmekten başka bir şey gelmiyor ki elimizden. Hayatın bu akışına kendimizi bırakıveriyoruz.

Bir daha bizi üzebilecek bir olay yaşadığımızda hayata karşı, o olaya karşı, insanlara karşı ve en önemlisi kendimize karşı nasıl davranmamız gerektiğini biliyor, ona göre davranıyoruz. Belki bu zor süreçlerde yanımızda kimse olmuyor.

Kimsesiz ve sessiz...

Çareyi sadece kendimizde aramakla yetiniyoruz. Kimse yok ki yanımızda, gözlerimiz hafif sulanmış, içimize atmaktan ve kimseye anlatamamaktan içimiz hep kan ağlamış. Zorlanıyoruz çok yıpranıyoruz. "Onca şeyi tek başıma nasıl yapabilirim ki? "Diye düşünmeden edemiyoruz. Ama hayat, bize acı gerçekleri yüzümüze öyle güzel vuruyor ki. Biz bile bazen nasıl başardığımıza bir anlam veremiyoruz. Alışıyor insan, alışmak istemese de alışmak zorunda olduğunu anlıyor. Biliyor ki daha fazla ona zarar vermeden bırakmalı onu, kırmalı o inadını...

Hayatta mahkûm gibi yaşamak değil de kendi hayatımızda herkese rağmen dimdik durmayı öğrenmeli insan. Evet, her insan aynı değil. Her şartımız aynı değil. Farklı dış görünüşler farklı hayatlar farklı çocukluklar...

Ama kendindeki o iyiliği, seni diğer insanlardan ayıran o şeyi bulduğunda hayat sana da gülmeye başlayacak. Hayatın o durmayan rüzgârı seni hep yıkmaya çalışsa da sen tavrını belli ettiğinde bu sefer hayat sana dayanamayıp sana güneşler açacak. Her şeye ve herkese rağmen kendine verdiğin sözleri, sevdiklerine verdiğin sözleri, hayata verdiğin sözleri başardığındaki o duygu...

Tarif edilemez güzellikler gelecek ardından. Gelen tüm olumsuzluklara karşı kendini iyi yönetebildiğin için kazanan en sonunda yine her şeye rağmen sen olacaksın.

Ne de olsa hayat yıkılanlar için bir zehir dimdik duranlar için ise bir merhemdir...

 

Yağmur Bilgiç

ASE Sosyal Bilimler Lisesi

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve dorukmedya.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.