Delikanlıyız. Arkadaşlarla futbol takımı seçmelerine katılıyoruz. Oynayacağımız mevkilerimizi soruyorlar, yeleklerimizi dağıtıyorlar, seçmeler başlıyor. Koşuyorum, boşa çıkıyorum top gelmiyor. Top karşı tarafa geçiyor, rakibi kovalıyorum. Topla bir türlü buluşamıyorum. Bir top gelse hünerlerimi gösterebilsem diye düşünürken hoca adımı sesleniyor. Oyundan alındığıma inanmak istemiyorum. Daha 15. dakika, top ayağıma değmemiş. Oyundan alınıyorum. Nasıl üzülüyorum. Keşke biraz daha sabretseydin hocam diyorum içimden. Top ayağıma gelseydi, o zaman görürdün…Ama yapacak bişey yok.
Seçmeler bitiyor, takım açıklanıyor. Kazananların arasında ben de varım. Tuhaf bir his, sevinsem mi üzülsem mi bilemiyorum. Sonra arkadaşlardan birisi hocaya sorulmayacak bir soru soruyor.
-Hocam en çok hangimizi beğendiniz?
- Cüneyt’i
-İyi de hocam ben iki gol attım, o bir tane bile atamadı.
– O, siz ataktayken boşa çıktı top istedi, geri geldi rakibinin alanını daralttı. Taktik versem bunları yap derdim ona. İçinizde bir o görevini harfiyen yerine getirendi.
……..
Geçen Cuma arkadaşım İstanbul’dan bana bir koli gönderecek, YURTİÇİ KARGO’ya gidiyor. ‘Maalesef Kütahya kontenjanımız dolu, kargonuzu alamayacağız’ diyorlar. Haftanın alkışları YURTİÇİ KARGO için. Nasıl kargonuzu almayan şirkete alkış gönderiyorsunuz derseniz, hocamın yıllar önce söylediği sözü ben de yinelerim: O görevini harfiyen yerine getirdi.
Bu köşenin takipçileri bilirler, haftanın alkış ve sarı kart alan firmaları açıklarız zaman zaman. Bu hafta alkışlarımız YURTİÇİ KARGO’ya. Ya sarı kart?
Tam iki yıl önce. Yurt dışına acil gönderilmesi gereken bir evrak var. Öğle arası. Koştur, koştur yakın PTT şubesine gidiyorum. Saat 12:20. Yani şubenin kapanmasına 10 dakika daha var. Memur hanım merkez şubeye gitmemi söylüyor.(İkisinin arası yaklaşık on dakika. Park yeri olmadığından aracımızı alamamışız)
-Gittiğimde orası kapanırsa… Diye soruyorum
-"Kapanmaz orası öğlen de açık" diyor.
Bir koşu merkez şubeye gidiyorum. Ama merkez şube de kapalı. Görevlinin başından savdığına mı, Tepemdeki güneşe mi, (Ramazan ayındayız) kuruyan boğazıma mı,kandırılmama mı?..
………..
Cuma günü kargomuzu gönderen firmanın sayfasından siparişimizin kentimize ulaştığını öğreniyoruz. Elbette aynı gün dağıtılmasını beklemiyoruz. Pazartesi dağıtıma çıkar diyoruz. (Bugün pazartesi) telefonumuza gelen mesajda :’nolu kargonuz teslim edilemediğinden, kargonuzu KÜTAHYA DAĞITIM TOPLAMA - PTT merkezine başvurarak teslim alabilirsiniz yazıyor.’ El insaf pandemi günlerinde evden dışarı çıkan mı var(en azından bizim evden) gelip bulamıyorsunuz… Hepinizin bildiği bir öyküyle bitirmek istiyorum..
Hz Ali (R.A) savaşta yere serdiği düşmanı öldürmek üzereyken, düşmanın yüzüne tükürmesi üzerine onu öldürmez. Neden öldürmediğini soran düşmana da ‘seni nefsim için öldürmekten çekindiğim için öldürmüyorum.’ der. Bu iki tatsız olayı da ben yaşadığım için size bildirmeyebilirdim. Ama PTT Kargo kuryesi 4. Kata çıkmayıp, yaşlı adamı ayağına çağırınca artık PTT Kargo’ya hak ettiği sarı kartı sizin adınıza göstermekte hiç bir sakınca görmüyorum.
Sağlıklı ve sorunsuz günler dileğiyle..
(*) Ve sarı kart PTT'ye