Son yıllarda devletimiz sosyal devlet olma ilkesi nedeniyle bir çok konularda önemli adımlar attı. Yaşlılara, engellilere, muhtaç durumda olanlara, ihtiyaç sahiplerine çok önemli destekler sağladı devletimiz. Evlerde bakım hizmetleri, engelli maaşı, engelli bakım ücreti ödemesi, engellilere vergisiz araç alma imkânı, bazı hizmetlerden indirimli veya ücretsiz faydalanma yapılan bir çok destekten öncelikle sayılabilecek destekler.
Sosyal devlet olma ilkesinin bir gereği olarak yaşlılara, engellilere ve benzeri durumda olan bireylere devlet pozitif ayrıcalık sağlamak zorundadır. Sağlanan bu ayrıcalıklardan birisi olan ücretsiz veya indirimli seyahat etme hakkı günümüzde tam olarak anlaşılamama, hakkın kötüye kullanılması, bu hakkı kullananların kötü muamelelere maruz kalması gibi çok önemli toplumsal sorunları beraberinde getirmektedir.
Öncelikle şunu belirmemiz gerekir ki 65 yaş üstündeki yaşlılara, engellilere ve şehitler ile şehit yakınlarına ücretsiz veya indirimli seyahat etme hakkı 4376 sayılı kanunla sağlanmış bir haktır. Yani yasal bir uygulamadır. Bu hakkı kazanmak için 65 yaş üstü olmak yeterlidir, Ayrıca ihtiyaç sahibi olma zorunluluğu yoktur. Bu hakkın kullanılmasının teminen devlet ücretsiz seyahat kapsamında yapılacak gelir desteği ödemesine ilişkin usul ve esaslar hakkında yönetmelik çıkarmak suretiyle taşıt işletmelerine bu taşımalar için aylık ödemler yapmaktadır.
Ancak bazı taşıt işletmecileri bu hak için devletten yardım almasına rağmen bu bireylerin ücretsiz taşımama konusunda direnmektedir. Bu şekilde devletin kendisine sağladığı hakkı kullanan yaşlı ve engellilere küfür dercesine varan hakaretler, yüz ekşitmeler, ilenmeler, oturması konusunda engel olmalar sıkça rastladığımız yanlış hareketler. Bu tepkilerin muhatabı yaşlı büyüklerimiz olmamalıdır. Bu tür hakaretlere uğrayanlar taşıtın plaka numarası alarak belediyeye başvurduklarında gerekli işlemlerin yapılacağını bilmeliler. Bir çok yaşlımızın bunu yapabilme kabiliyeti olmadığı için,işletmeciler veya çalışanları yanlış davranışlarına devam etmektedirler.
Bu arada bu hakkın kötüye kullanıldığını da belirtmek gerekir. Bu düzenlemeler ihtiyaçların karşılanması için düzenlenmiştir. Ancak mahallesindeki fırından alabileceği ekmeği ulaşım bedava olduğu için başka bir fırından almaya gitmek, sadece namaz kılmak için ücretsiz seyahat etmek hakkın kötüye kullanılmasıdır. Kul hakkına girer. İnsanlarımız bu ince çizgiye dikkat etmelidirler. Hakkın kötüye kullanılmasının önlenmesi konusunda günlük kullanım sınırı getirilmesinin gerektiğine inanıyorum.
Değerli dostlar; hayat mevsimler gibidir. Yaşlılarımız da ömürlerinin son mevsimin yaşayan hepimizin büyükleridir. Yaşlılar gerek toplum için gerekse aileleri için bir çok görevler yapmışlardır. Onlar saygıya, ilgiye ve desteğe layıktırlar. Onlar her şeye layıktırlar. Aynı şekilde şehitler de. Bu insanları üzecek, bu insanları rencide edecek her türlü hareket, yanlıştır.
Hukuk toplumlarında aksaklıklar, sorunlar küfür ile, hakaret ile ağız dalaşı ile sağlanamaz. Şehir içi taşımacılık işi yapanlar haklarını, yaşlılar ile mücadele etmek yerine ilgililer ile görüşerek veya hukuk yolu ile aramalıdırlar. Bu araçlar zaten sefer yapıyor, sefer yaparken yaşlıları, sakatları götürmesi onlara çok fazla maliyet getirmez. Kaldı ki getirecek artı maliyetin fazlasını devlet ödüyor. Devlet bu hakkı vermeseydi kazanacağı parayı hesaplamak yerine olaya birde bu yönden bakmalarını tavsiye ederim. İdarenin görevi de bu hakkın gerçek ihtiyaçlar için kullanılmasını, gereksiz kullanılarak taşıma işletmecilerinin rahatsızlığını önlemektir. Tarafların konuyu mağduriyetleri en aza indirecek şekilde çözmeleri dileği ile hepinize iyi haftalar…