Seçim ile yattık, seçim ile kalktık. Sokak sokak kapı kapı gezmeler. İkramlar, hediyeler, broşürler, vaatler derken 31 Mart seçimlerini de atlattık ve milli iradenin tecellisi ve tespiti ile kazananlar belli oldu. Kütahya merkez Belediye Başkanlığını 74 yıl aradan sonra CHP adayı Sayın Eyüp Kahveci ipi göğüsleyen aday oldu. Herkes acaba..... Ne olur.. Nasıl olur...gibi kafalarındaki sorulara cevap aramaya başladı. Yıllar sonra sol bir Parti'nin Kütahya gibi milliyetçi ve muhafazakâr bir şehirde Belediye Başkanlığını kazanması gerçekten çok sürpriz olmuştu. Daha seçimin hemen ertesi günü, Kütahya heykellerden geçilmez artık. Bir çekirdek yiyen eşek heykeli de Kütahya'ya yapılır. Meyhaneler yeniden çoğalır.. gibi bir sürü saçma sapan peşin hükümlü olan çokbilmişlerin söylentileri ortalıkta dolaşmaya başlamıştı bile..
Mazbata alınıp resmen göreve başlayan yeni Belediye Başkanının ilk açıklamaları mantıklı, olması gereken ve beklenenin ötesinde olumlu fikirler olunca kamuoyunda "Durun bakalım, iyi bir şeyler olacak gibi... Bekleyip görelim Mevla’m neyler, neyler ise güzel eyler " denilmeye başlandı. Seçimin üzerinden bir aydan fazla süre geçti. Yapılan personel tanıma, görev ve sorumlulukların görev taksimi gibi ekip çalışmaları ve sonrasında Belediye Meclisinin ilk ve ikinci toplantıları ile ısınma turları yavaş yavaş tamamlandıkça güzel şeyler olacağı hissi kamuoyunda oluşmaya başladı.
Kutlama ve tebriklerin akşam mesai saatlerinin dışında kabul edilmesi, her hafta Cuma günleri öğle mesai bitimine kadar halk günü yapılması ve vatandaşların dert ve sorunlarının dinlenmesi ilk etapta takdire şayandı. Konulara hâkim olma yarım kalan yatırımların bizzat yerinde görülmesi, İstanbul Belediyesince başlatılan ve tüm Belediyelere ilham kaynağı olan kent lokantalarının Kütahya’da da uygulamasına geçilmesi gibi projelerin çalışmalarına başlanması, esnafların cadde ve bulvarlarda dükkânları ve işletmelerinin önlerini işgal etme mesafesinin dizaynı Belediyenin kendi işletmelerin durumların tespiti ve buna benzer birçok konu ile ilgilenilmesi halk tarafından memnuniyetle karşılanmasına neden oldu.
Albert Einstein'ın...: “Önyargıları parçalamak, atomu parçalamaktan daha zordur.” dediği gibi önyargılardan kurtulmak, köstek olmak yerine destek olmak, yapılanlara ve yapılacaklara bakarak karar vermek izlenmesi gereken en iyi yol olmalıdır. Milli iradenin verdiği kararın önünü açmak ve iyi şeylerin olacağına inanmak, sükûnetle sağduyulu davranarak Kütahya'nın kalkınan ve gelişen bir şehir olması yönünde atılacak adımlara katkı sağlayamasak da gölge olmamakta bir hizmettir düşüncesi ile bekleyip görelim inşallah. Kütahyalı olanın da, Kütahya'da yaşayanların da Hepimizin tek ortak noktasının bu olduğuna yürekten inanıyorum. Sözün özü...; Tek dileğimiz Kütahya’mız için " İYİ ŞEYLER OLSUN İSTİYORUZ " Kalın sağlıcakla...