Bu seçim daha önce çay simit hesabı yapanlara aynı hesap ile köşeye sıkıştırılmasıdır. Hayırlısı ile seçimler bitti kazanan Belediye Başkanlarımıza, Belediye encümeni, İl Genel Meclisi üyelerine, köy ve mahalle muhtarlarımızla başarılar dilerim. Şunu sakın unutmasınlar o makamlara atanarak gelmediniz ve o makamlar asla kalıcı yerler değil. Sizleri oraya getiren, sizleri oraya layık gören seçildiğin bölgenin, yerleşim yerinin vatandaşıdır. Onlara yakın olamazsanız, onların dertlerine ve isteklerine çare olamazsanız, onların yaşam alanlarını modern yaşam alanları seviyesine çıkartamazsanız, yediden yetmişe cinsiyet, ırk, din, dil, makam ve mevki ayırt etmeden herkese eşit uzaklıkta olup, akraba, hısım, eş, dost gözetmeden "Sezar’ın hakkını Sezar’a vererek" hizmetinizi yaparsanız bundan sonraki dönemde yine görev yapmak isterseniz o gönül kapılarını arkasına kadar açmış olursunuz. Bu seçildiğiniz dönemde yaptıklarınız sonraki dönem için karneniz olacaktır. Başarılı olan bir öğrencinin bir üst sınıfa geçme hakkı elde etmesi gibi sonraki dönem için referans elde etmiş olursunuz. Geçmişte de birçok defalar görüldüğü gibi milli irade sizi vezir de eder rezil de. Bunları unutmadan o makama geliş nedeninizi unutmadan " Halka hizmet, Hakka hizmettir" şiarı ile görevini tamamlar hayır ile anılırsınız. Gelelim asıl anlatmak istediğime..; Genelde seçilen Belediye Başkanlarının başvurduğu klasikleşmiş bir davranışa. Seçilen Belediye Başkanı mazbatasını aldığında veya geçmiş başkandan görevi devir teslim töreninden sonra seçildiği siyasi Parti'nin rozetini yakasından çıkartır ve ben bundan sonra bana oy vereninde vermeyeninde Belediye Başkanıyım mesajı verir.... Ya da makam odasının giriş kapısını söker kapının sürekli vatandaşlara açık olduğu mesajını verir... Bu sembolik, klasik davranış ve hareketleri bir tarafa bırakıp Kütahya'nın geri kalmışlık nedenlerini masaya yatırmak birinci vazifeniz olsun. Bu millet ekonomik olarak düştüğü zor durum nedeniyle iktidara sarı kart göstermiştir. Eğer ki sizde bu ekonomik durumun düzeltilmesi için aldığınız belediyelerce, sosyal yardımlarınızla bu kesime sahip çıkmazsanız, hükümeti bu konuda yeni ve etkili kararlar almaya zorlayarak mağdur olan emekli ve asgari ücretli çalışanların durumlarını iyileştirmesini sağlayamazsanız, bunlarda çözüm olamadı yaramıza denilir ve ilk seçimde yine sizi geldiğiniz yere gönderir. Şunu demek istiyorum yerel seçimlerdeki mevcut başarınız CHP olarak tamamen sizin başarınız değildir. Bıçağın kemiğe dayandığı, kesimin sizi çare olarak görmesidir. Geçmişte çay ve simit hesabı yaparak iktidara gelenlerin, aynı hesap ile köşeye sıkıştırılmasıdır. Sizden herkes bir mucize değil belki ama kendilerini memnun edecek bir çözüm bekliyor, bunu sakın unutmayın. Yerelde, tecrübeli kadrolarınızla ve ihtiyaçların iyi tespit edilerek yapacağınız çalışmalar takdir görür ve mevcut iktidarı rahatsız etme derecesine getirilir ise bu millet sizi önümüzdeki erken veya süresi içerisinde yapılacak seçimler de elinizi boş çevirmez. Milletin yerelde size verdiği bu şansı iyi değerlendirirseniz, Genelde de sizi iktidar yapmasını çok iyi bilir....Bunun kararını yapacağınız icraatlar ile siz vereceksiniz... Sayın Başkan son olarak size bir şey söyleyeyim mi...; Kütahya halkı için, senin ne CHP rozetini çıkartman, ne de makam odanın kapısını arkasına kadar açman ilgilendiriyor.... Kütahya halkı sizden, İstanbul'un sembol Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu gibi ceketini çıkartıp, gömleğinin kollarını sıvayarak Kütahya'yı özlediği seviyeye getirmeni istiyor ve bu konuda sana sonuna kadar güveniyor. Onların bu güvenini boşa çıkartmamak için ŞİMDİ SIRA SİZDE... Haydi rastgele diyoruz. Yolunuz açık, başarılarınız daim olsun...