Sevgili Tüketici Dostlarım’ Dolandırıcılıkta Gelinen Son Nokta!’ başlıklı yazımızın üzerinden sonra sizden gelen e-posta ve çağrılar üzerine bu konuda farklı iki yazı daha kaleme aldık.  Ancak her gün dolandırıcılarımız yeni yöntemlerle kendilerini geliştirmeye(!) devam ediyorlar. En son iş yerimden bir arkadaşı polis süsü vererek dolandırmaya kalkıştılar. O kadar kendilerini aşmışlar ki ses efektlerine arkadaşımın eşinin sesini bile eklemişler. Allah’tan biz arkadaşımızın yanındaydık olaya müdahil olup, yakındaki polis karakolunda buluşalım dememiz üzerine aramalarını sonlandırdılar.  Tam bu noktada polisimizin şu uyarılarını tekrar paylaşmanın doğru olacağını düşünüyorum: Kendisini Polis, Asker, Savcı olarak tanıtan ve sizden para-altın isleyen kişilere inanmayın ve sizi yönlendirmesine imkan vermeyin Banka ve kredi kart, aidatının iadesi için sizi arayanlara itibar etmevin. Şifrenizi    hesap  bilgilerinizi kimseyle Paylaşmayınız 0800 veya 444 ile başlayan  ve sizden bilgilerinizi, kişisel verilerinizi,kart şifrenizi isteyen kişilere inanmayın.   TEBRİKLER ÖDÜL KAZANDINIZ” Şeklinde gelen mesaj ve çağrılara itibar etmeyin. Tanımadığınız numaralardan gelen çağrılara dikkat edin. Emin otamıyorsanız kişisel verilerinizi kesinlikle karşı tarafla paylaşmayın. Kredi kart bilgilerinizin başkasının eline geçtiğinden şüphelenirseniz hemen bankanızın müşteri hizmetlerini arayarak kartınızı iptal ettirin. Telefonla işlem yapmak için kuramların numaralarını siz arayıp işleminizi gerçekleştirin Yurt dışı alan kodu ile gelen aramalara numarayı tanımıyorsanız kesinlikle cevap vermeyin, size söylenenlere inanmayın Güvenilir olmayan sitelerden alışveriş yapmayın. Sosyal medya veya sanal ortamda irtibat sağladığınız kişilerle ticaret yaparken ürünü teslim almadan önce kaparo veya ürün bedelini göndermeyin. Sosyal medya veya sanal ortamda piyasa fiyatının çok altında ürün satan kişilere kanmayın, para göndermeyin.   ………. Olumsuz konuları tekrar etmekten hiç hoşlanmıyorum. Sonunda sizlerle  güzel bir paylaşmaktan mutluluk duyuyorum   İnternet Alışveriş Platformlarının Sorumluluğunda Yeni Karar: Yargıtay 11. Hukuk Dairesi karar verdi... Kırık televizyondan, Alışveriş Platformu da sorumlu Ayıplı maldan alış-veriş siteleri de sorumlu tutuldu 09.06.2023’te Yargıtay 11. Hukuk Dairesi, tüketici hakları açısından emsal bir karara imza attı. Karara konu olan olayda; bir televizyon siparişi veren tüketiciye gönderilen televizyonun kutusu açıldığında ekranın kırık olduğunu gören tüketici, hakem heyetine başvurmuştu. Altınbaş Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Umut Yeniocak, bu karara göre alışveriş platformlarının ayıplı mal nedeniyle tüketiciye olan sorumluluklarının artık tescillenmiş olduğunu söyledi. Söz konusu olayda, alışveriş platformunun, kendisinin satıcı olmadığını sadece satıcı ile müşteri arasında aracı hizmet sağlayıcı olduğunu, bu sebeple satılan malın ayıplı olmasından kendisinin sorumlu tutulamayacağı yönünde yaptığı savunmanın kabul görmediğini ifade etti. Prof. Dr. Yeniocak, Yargıtay’ın bu kararının, benzer uyuşmazlıklarda emsal teşkil edecek nitelikte olup, ihtiyaca cevap veren ve hukuka uygun bir karar olduğunun altını çizdi. Bunun tüketici hakları açısından sevindirici bir haber olduğunu belirten Yeniocak, “Kamuya daha önce yansıyan tüketiciye gelen pasta kutusundan izmarit çıkan davada verilen karar hayli tartışılmıştı. Yargıtay 3. Hukuk Dairesi o davada, alışveriş platformunun sadece aracı olduğu gerekçesiyle ayıptan sorumlu olmadığı sonucuna varmıştı” dedi. (Yargıtay 3. HD, 15.11.2021, 2021/4000 E., 2021/11403 K.).” Yeniocak, daha önce verilen bu kararın yanlış olduğunu, sorumluluğun belirlenmesi bakımından esas olarak Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 48. maddesinin 5. fıkrasının dikkate alınması gerektiğini, bu hükme göre platformların ayıplı mal satışından satıcıyla birlikte sorumlu olması gerektiğini belirterek Yargıtay’ın önceki kararını eleştirdiğini kaydetti. “Tahsilat yapıyorlar, o halde sorumlular” Yeniocak netice itibariyle, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 48. maddesinin 5. fıkrasına dayanarak, internet alışveriş platformları her ne kadar satıcı olmasa da tüketici ile doğrudan muhatap oldukları ve özellikle tüketicinin yaptığı ödemeyi tahsil ettikleri gerekçesiyle internet alışveriş platformlarının satılan üründeki ayıptan satıcıyla birlikte sorumlu olduğu sonucuna varıldığının altını çizdi.” (Yargıtay 11. HD, 29.09.2022, 3467/6446).  Sağlıklı ve sorunsuz günler dileğiyle..