Geçen sene, Allah önümüzdeki senede nasip etsin inşallah dediğimiz, mübarek Ramazan ayına bu senede erişmenin mutluluğu ve huzurunu yaşıyoruz. Bize bu imkânı sağlayan yüce Rabbimize şükürler olsun.
Ramazan nedir, ne değildir? Neden biz Müslümanlar için bu kadar önemlidir? diyerek söze başlamak istiyorum.
Ramazan, evde bilmem kaç tabaktan oluşan iftar yemeğine 'Peygamberimizin sünneti' diye hurmayla başlamak değildir.
Ramazan, kişi başı bilmem kaç liralık menüsüyle orucunu tıka basa yiyerek açan ve 'İslami' kafenin ışıltılı mescidinde karnına kramplar girerek kılınan akşam namazı sonrasında kılınan teravih namazı da değildir.
Çünkü Ramazan, bir köyü doyuracak kadar yemek yedikten sonra namazda zorlanmamak için içilen maden suyu da değildir.
Zira Ramazan, gündüz aç kalmanın akşam intikamını almak değildir.
Ramazan, akşama kadar her kalbi kırıp her hakka girdikten sonra iftardan az önce Nihavend Makamında İlahiler dinlediğiniz için tüm günahlarınızın bakiyeden otomatik silindiği bir ay da değildir.
Ramazan, Şaban ayında 2 milyon TL’ ye jip alıp 'Kuzum bu sene zekat veremeyeceğiz biraz borca girdik de...' diye durumu kurtarabileceğiniz bir ay değildir.
Ramazan ayı akşama kadar 80 milyonun hatta 15 günlük kedi yavrularının dahi hakkını yedikten sonra iftarda ''Güllaç torbasındaki kırıntıları da balkona dökelim inşallah sevaptır'' dediğiniz için ahirette sorgu sualde size torpil sağlayacak bir ay değildir. Çünkü Ramazan farklılığını Güllaç torbasından alan bir ay değildir.
Ramazan, Ramazan şerbeti değil, Hacivat-Karagöz oyunları değil, Hz Yusuf dizisi değil, Oruç Baba türbesi önünden son 2 dakika yayına giren uhrevi bir alem hiç değildir.
Ramazan, 11 ay boyunca 'Aç mısın bir ihtiyacın var mı?' diye sormadığın bir adama 'Oruç musun?' diye sorgulamak değildir.
Ramazan, mahallede 1 ay boyunca oruç tutmayanları değil 12 ay boyunca aç kalanları araştırıp bulmanızı öğreten bir aydır.
Ramazan, İnstagram'da iftar storileri değil fakir fukara ile ekmeğini paylaşmaktır. İhtiyaçlarını alamadığı çocuğunun gözüne bakan gariban babanın yüzünü güldürmektir. Kapısının önüne zarf koyup kaybolmaktır.
Ramazan, son birkaç yılda Karun gibi zengin olmuşlarla değil uzun yıllardır kıt kanaat yaşamaktan sefaleti kanıksamış bir gariban bulup ezanı beklemektir.
Ramazan şekersiz sakız çiğneyince değil 'kul hakkı yiyince' orucunuzun bozulduğu konusunda endişe etmeniz gereken bir aydır..
Ramazan sadakadır, zekattır, Kur'an dır, namazdır.
Ramazan "Komşusu aç iken, tok yatan bizden değildir" diyen bir peygamberin ümmeti olmaktır.
Tüm bu güzelliklerin yaşandığı ay olan Ramazan ayının bizi manevi yönüyle ihya etmesi ve diğer 11 ay içinde ramazan ayında gösterdiğimiz hassasiyeti göstereceğimiz bilincinin oluşmasına katkı sağlayacağına inanıyor, ve...
HAYIRLI RAMAZANLAR DİLİYORUM