Hüdayim GÜLER - Dostça
Köşe Yazarı
Hüdayim GÜLER - Dostça
 

Cambaz

Geçtiğimiz günlerde siyasi partilerimizin Milletvekili aday adaylığına müracaatları son bulmasının ardından parti genel merkezleri seçime katılacak adaylarını tespit ederek YSK' ya teslim etti. İlk Sıralara girenler sevindi. Alt sıralara girenler bu sene olmazsa önümüzdeki seçimlerde inşallah diyerek teselli bulmaya çalıştı. Asıl sorun ise büyük ümitlerle aday adaylığına müracaat edip sıralamaya giremeyenlerin durumu. Hayaller kurdular. Belki smokinlerini, döpiyeslerini hazırlayanlar, danışmanlarını bile seçenler olmuştur. Ama siyaset işte. Sıralamaya giremeyip, üzülende var, partisine sitem eden hatta istifa edenler bile var. Doğrudur yanlıştır siyasi parti genel merkezleri kendilerince bir değerlendirme sonucunda bu listeleri oluştururlar. Hepsinin amacı seçmenlerinin karşısına en iyi adaylarını çıkartmaktır. Bundan tabanının memnun olması beklenir, tam tersine memnun olmayanlarda mutlaka olur. Bu durumlar her seçim sonrasında mutlaka yaşanır. Sonuç elbette değişmez. Genel merkezlerin dediği olur ve seçime hazırladıkları liste ile girilir. Önümüzdeki günlerde yapılacak seçimde de bu böyle olacak. Seçmen vereceği oylarla Kütahya’mızı meclis de temsil edecek 5 Milletvekilini belirleyecektir. Her aday belirleme sonrasında yaşanan olayları gözlemlediğim de hep aşağıda anlatacağım fıkra aklıma gelir.. Kralın iki tane dostu vardır ve ikisi de bir suçtan dolayı mahkûm edilirler. Dostlarına sevgisinden dolayı kral kendilerine merhametini göstermek ister, ama onları serbest bırakamaz, çünkü bir kralın isteği bile kanundan üstün olamazdı. O yüzden şu fermanı çıkardı..: Derin bir uçurumun üzerine bir ip gerilecekti ve birbiri ardına bu iki adam ipin üzerinde yürüyeceklerdi. Karşı kıyıya hangisi ulaşabilirse onun hayatı bağışlanacaktı. Kralın emri yerine getirildi ve dostlarından ilki sağ salim karşı kıyıya vardı. Hala aynı noktada duran diğeri, ona seslendi..: “Söylesene, dostum, karşıya geçmeyi nasıl başardın..?” İlk karşıya geçen geri seslendi, “Ben şunun dışında hiçbir şey bilmiyorum..:  Ne zaman bir tarafa düşecek gibi olsam, diğer tarafa abandım...” SÖZÜN ÖZÜ...; SİYASET LAF CAMBAZLIĞI OLABİLİR.... AMA ASLA İHANET CAMBAZLIĞI OLMAMALIDIR....!!! MUTLU HAFTALAR DİLERİM...
Ekleme Tarihi: 17 Nisan 2023 - Pazartesi
Hüdayim GÜLER - Dostça

Cambaz

Geçtiğimiz günlerde siyasi partilerimizin Milletvekili aday adaylığına müracaatları son bulmasının ardından parti genel merkezleri seçime katılacak adaylarını tespit ederek YSK' ya teslim etti. İlk Sıralara girenler sevindi. Alt sıralara girenler bu sene olmazsa önümüzdeki seçimlerde inşallah diyerek teselli bulmaya çalıştı. Asıl sorun ise büyük ümitlerle aday adaylığına müracaat edip sıralamaya giremeyenlerin durumu. Hayaller kurdular. Belki smokinlerini, döpiyeslerini hazırlayanlar, danışmanlarını bile seçenler olmuştur. Ama siyaset işte. Sıralamaya giremeyip, üzülende var, partisine sitem eden hatta istifa edenler bile var. Doğrudur yanlıştır siyasi parti genel merkezleri kendilerince bir değerlendirme sonucunda bu listeleri oluştururlar. Hepsinin amacı seçmenlerinin karşısına en iyi adaylarını çıkartmaktır. Bundan tabanının memnun olması beklenir, tam tersine memnun olmayanlarda mutlaka olur. Bu durumlar her seçim sonrasında mutlaka yaşanır. Sonuç elbette değişmez. Genel merkezlerin dediği olur ve seçime hazırladıkları liste ile girilir. Önümüzdeki günlerde yapılacak seçimde de bu böyle olacak. Seçmen vereceği oylarla Kütahya’mızı meclis de temsil edecek 5 Milletvekilini belirleyecektir.

Her aday belirleme sonrasında yaşanan olayları gözlemlediğim de hep aşağıda anlatacağım fıkra aklıma gelir..

Kralın iki tane dostu vardır ve ikisi de bir suçtan dolayı mahkûm edilirler. Dostlarına sevgisinden dolayı kral kendilerine merhametini göstermek ister, ama onları serbest bırakamaz, çünkü bir kralın isteği bile kanundan üstün olamazdı.

O yüzden şu fermanı çıkardı..:

Derin bir uçurumun üzerine bir ip gerilecekti ve birbiri ardına bu iki adam ipin üzerinde yürüyeceklerdi. Karşı kıyıya hangisi ulaşabilirse onun hayatı bağışlanacaktı. Kralın emri yerine getirildi ve dostlarından ilki sağ salim karşı kıyıya vardı. Hala aynı noktada duran diğeri, ona seslendi..: “Söylesene, dostum, karşıya geçmeyi nasıl başardın..?”

İlk karşıya geçen geri seslendi, “Ben şunun dışında hiçbir şey bilmiyorum..: 

Ne zaman bir tarafa düşecek gibi olsam, diğer tarafa abandım...”

SÖZÜN ÖZÜ...;

SİYASET LAF CAMBAZLIĞI OLABİLİR.... AMA ASLA İHANET CAMBAZLIĞI OLMAMALIDIR....!!!

MUTLU HAFTALAR DİLERİM...

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve dorukmedya.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.