Bazen yaşadıklarımızı ve gördüklerimizi sorgulamamız gerektiğine inananlardanım.
Sorgulanmayacak gibi de değil ki... Biz bu duruma nasıl geldik diye hayret edilecek olayları yaşıyoruz. Covid -19 virüsü hayatımıza gireli bir yılını doldurdu. Bu geçen süre içerisinde neler yaşadık neler, şöyle bir geriye baktığımızda insanın inanası gelmiyor ve ''Biz neymişiz be abi'' demekten kendimizi alamıyoruz.
Mesela mı;
Virüsün ilk çıktığı anlardan başlayalım mesela... Maske takın uyarıları yapılmaya başladığında maskelerin fiyatı ne kadardı? Bir düşünün bakalım..!! Şimdi ne kadar? O zamanın iki maske parasına şu an bir kutu (50 Adet) maske alabiliyoruz.
Hiç Unutmuyorum, Sağlık Bakanlığımızın açıklamaları gereğince, Maske -Mesafe -Temizlik uyarıları gereğince hijyen kurallarına uymak adına kolonya almam gerekti. Bir işyeri, dükkânının önüne tezgâh açıp, bir litrelik kolonyalardan dizmişti. Öyle tanınmış marka bir üründe değildi. İçeri girip fiyatını sordum 35 TL. cevabı üzerine, ''Daha dün her yerde 10.00 - 15.00 TL' ye satılıyordu ne oldu birden bu fiyata çıktı" dedim. Verilen cevap ''Bizde yüksek fiyattan alıyoruz'' oldu.
İyide ne ara elindeki mevcut kolonyalar bitti de yenisini yüksek fiyattan getirdin? Şu an aynı marka kolonya 15.00-20.00 TL arası satılıyor. Geçen bir yıllık süre içerisinde ne değişti de fiyatı ucuzladı, anlamak mümkün değil. Daha buna benzer onlarca örnek vermek mümkün.
Hele ki şu son zamanlarda her yerde ve aşağı yukarı her sektörde başlayan ''İNDİRİM'' furyasına ne demeli? Beyaz eşyadan tutunda mobilyaya kadar, özellikle giyim - kuşam ve ayakkabı sektöründeki indirimler dudak uçuklatacak seviyelere ulaşmış durumda. Net 50 den tutunda, net 70'lere varan indirim afişleri vitrinlerde satılan ürünlerden daha çok yer kaplar duruma geldi. Düşünmeden edemiyorum, daha önce sattığı ürünün fiyatının bu kadar indirimle nasıl satılabildiğine benim aklım ermiyor doğrusu. Örneğin bir giyim eşyası diyelim daha önce 100 TL'ye satılıyordu, şimdi 50 indirim var, 50 TL'ye satılıyor. Bu indirim sonrası bedel üzerinden de bir miktar kâr ediliyor mu..? Maliyetine mi satılıyor? Yoksa zararına mı? Eğer zararına değilse yani maliyetine ya da çok az kârına satılıyorsa vay bizim halimize. Demek ki indirim öncesi satılan fiyattan biz baya baya tabiri caiz ise ''Kazıklanmışız'' 50.00 TL'den daha az maliyeti olan ürünü biz 100 TL'ye almışız demektir.
Yüzde yüz kâr oranı ile Asgari ücretliye ve emekliye yapılan tek rakamlı zam oranı nasıl mukayese edilir benim aklım almıyor doğrusu. Nasıl ki; covid 19 virüsünün tüm iyi niyetli tedbirlerine rağmen önlenememesi nedeniyle bazı yasaklara ve kısıtlamalara gidildi ise, Aldatıcı''İNDİRİM'' furyasına da bir ''DUR'' denilmesi acısından Rekabet Kurulu harekete geçmeli ekipler kurarak indirim uygulayan işyerlerinde fiyatları kontrol ederek indirim oranı ile mukayesesi yapılmalı ve yanıltıcı ve hileli indirim yapanlara gerekli işlemler uygulanmalıdır.
HER ŞEYİ BİR TARAFA BIRAKIP... Kendimize şu soruyu soralım lütfen; Nüfusunun yüzde 98'i Müslüman olan bir Ülkede bu duruma nasıl geldik, nasıl bu duruma getirildik. Mensubu olduğumuz İslam dininde Ticaretin en ince noktasına kadar nasıl yapılacağı konusunda emirler ve buyruklar açıkça belirtilmesine rağmen biz ne yapmaya çalışıyoruz ??? İnandığımız itaat ettiğimiz, elimizden geldiğince uygulamaya çalıştığımız ve '' Allaha şükürler olsun Müslüman'ım'' diye övündüğümüz bir dinin mensubu olarak yaptıklarımız bize yakışıyor mu Allah Aşkına?
Yıllar önce bir giyim ve konfeksiyon firması yine böyle bir indirim döneminde hafızalardan silinmeyen bir sloganla indirimi halka duyurmuştu. Neydi o slogan hatırlayanlar bilir... ''PANTOLONLARI İNDİRDİK.... SİZLERİ BEKLİYORUZ....'' hatırladınız sanırım. Acaba diyorum espri ile karışık üretilen geçmişin bu sloganı şimdilerde gerçeğe mi dönüştü..
Tüketici olarak bu tür inandırıcı olmayan indirimlere karşı dikkatli olmamız gerekmektedir. Sözde indirim ve ''KAPATIYORUZ'' şeklindeki ilanlara karşı temkinli ve araştırmacı bir tüketici olmak gerektiğine inanıyorum. Mensup olduğumuz dinin emrettiği gibi israfın haram olduğunu unutmadan ihtiyacımız dışında ve zorunlu olmayan alışverişlerimizi daha temkinli ve dikkatli yapmamız, ekonomik olarak ve maddi sıkıntı çekmemek açısından önemli olduğunu inanıyorum.
Yanıltıcı ve tüketicilerin alışveriş tutkunu olması zafiyetinden faydalanmak suretiyle haksız ve yersiz kazanç elde etmeye çalışan, güya esnaf olduğunu sanan bu fırsat tacirlerine de bir çift sözüm var !...
ACABA...!!
Mensubu olduğunuz ve inandığınız dini seçimimizden önce ''İNSANLIĞINIZI'MI' sorgulamamız gerekiyor ?..
Haksız ve yersiz elde ettiğiniz bu kazançlarınızın yanınıza kâr kalmayacağını, kendinizden..çoluk çocuğunuzdan..ailenizden bir şekilde çıkacağını da Bir düşünün derim...