6. Uluslararası Pir Ahmet Efendi Anma ve Kültür Festivali Yapıldı

(İHA) - İhlas Haber Ajansı | 06.06.2014 - 19:09, Güncelleme: 13.11.2023 - 06:33 4157+ kez okundu.
 

6. Uluslararası Pir Ahmet Efendi Anma ve Kültür Festivali Yapıldı

  Biraz önce düşündüm, Kütahya benim anadoluʹda görev yaptığım onikinci il, Türkiyeʹnin Anadolu Coğrafyasının gezmediğimiz, görmediğimiz yeri kalmadı, çok şükür. Türkiyeʹnin neresine giderseniz gidin, anadolu coğrafyasının Türkleşmesinden sonra bu bölgeye ilk gelenlerin, ilk Alperenlerin muhakkak ki bir mezarıdır, bir kabridir, bir makamıdır.      Bugün, ilimizin Kütahyaʹmızın mimarlarından, erenlerinden birisinin huzurundayız. Onun için burada toplandık. Bu erenlerimiz bu büyüklerimiz bizim anadolu coğrafyamızın tapularıdır. Onların oluşturduğu kültür, bugün hala ayakta ve bizi diğer toplumlardan ayıran en büyük özelliklerinin oluşmasına vesile olan bunlardır. Bizim kendi kimliğimizi, geçmişimizi ve geleceğimizi şekillendiren onların göstermiş olduğu yolda devam etmemizdir.      Bizden sonra gelen nesillerimiz de, çocuklarımız da bu coğrafyanın sahipleri olacaktır. İşte bugün baktığımızda, orta  asya’ dan çıkıp anadolu’ ya gelen sadece kendi bildiklerini anlatmak isteyen ve bunu bu bölgelerde yaşayan, yaşayarak ta anlatan Hz. Mevlanaʹdan, Hacı Bektaş-i Veliʹye aklınıza gelebilecek ne kadar varsa onun için bugün burada toplandık. Onların verdiği hizmet bizlerin bugün ve yıllar geçmiş olmasına rağmen hala aktarılmasına sebep oluyor ve bizler de bugün hepinize duyuruyoruz.      Anadoluʹnun hangi ırkʹından, hangi soyʹundan hangi anlayışından, gelirse gelsin yüzyıllarca bu coğrafyada bir olmuş, iri olmuş ve diri olmuş beraber yaşamış insanlarımıza maalesef zaman zaman dışarıdan ve içeriden bir takım fitne fesat sokmaya çalışıyorlar.  Bizlerin rahat olması lazım, bugün bu coğrafyada yaşayan 77 milyon insanımız farklı düşünce de olabilir, her zaman söylüyorum, bir evin içerisinde iki kardeşinde düşüncesi aynı olmayabilir. Aynı olması da mümkün değildir. Örnek gösterildiği gibi beş parmağın beşi de bir değildir. Aynı olması da mümkün değildir. Aynı olmaması da lazım, eğer bir yerde gelişme, bir yerde ilerleme olacaksa farklı düşüncelerin ortaya çıkması lazım ki yeniyi, doğruyu anlaşarak ve uzlaşarak yapalım ve bir yerlere varalım.      Ben bu açıdan baktığımda, Kütahyaʹda gerçekten çok güzel bir ahengin, birliğin, beraberliğin, kardeşliğin olduğunu ifade etmek istiyorum. Anadoluʹnun kuruluşunun ilk şehri olduğumuz için bir Bilecik ve bir Kütahya bildiğiniz gibi ilk şehirlerden biridir. O günlerden bu güne kadar bugünkü bu mirasın çok güzel sonuçları ortadadır.      O nedenle bize düşen bunun devamı bunun gelecek nesillere aktarılmasıdır. Bunu da inşallah hep beraber, bu birlikteliğimiz sürdüğü sürece birbirimize karşı sevgiyi, saygıyı, hoşgörüyü, muhabbeti gösterdiğimiz sürece devam edecektir. Devam etmesini canı gönülden diliyorum. Tekrar böyle bir programda sizlerle beraber olmanın mutluluğunu yaşarken hepinize en kalbi ve en derin muhabbetlerimi sunuyorum. Hepinize saygılar sunuyorum."      Protokol konuşmalarından sonra, Eskişehir Canlar, Sofçalılar ve Hacı Bektaşi Veli Derneklerince hazırlanan Semah gösterileri izlendi. Kütahya Valisi Yılmaz tarafından festival alanında bulunan Pir Ahmet Efendi Türbesi ile Derviş Ahmet ve Mehmet Efendi Türbelerinin ziyareti sonrası, Sofça Köyü Pir Ahmet Efendi Derneği’nin yemek ikramına katıldı.           Pir Ahmet Efendi Anma ve Kültür Festivali etkinliklerine, Kütahya Valisi Şerif Yılmaz ile TBMM KİT Komisyonu Başkanı Kütahya Milletvekili Sayın Hasan Fehmi Kinay, 22. Dönem Kütahya Milletvekili Sayın Alaettin Güven, İl Kültür ve Turizm Müdürü ZülkarniYeldemez, Sofça Köyü Pir Ahmet Efendi Turizm ve Tanıtma Derneği Başkanı Ahmet Özcan ve Hacı Bektaş-ı Veli Kültür ve Sosyal Yardımlaşma Derneği Başkanı Niyazi Togan ve yönetim kurulu üyeleri, STK temsilcileri ve davetliler katıldılar. DORUK
  Biraz önce düşündüm, Kütahya benim anadoluʹda görev yaptığım onikinci il, Türkiyeʹnin Anadolu Coğrafyasının gezmediğimiz, görmediğimiz yeri kalmadı, çok şükür. Türkiyeʹnin neresine giderseniz gidin, anadolu coğrafyasının Türkleşmesinden sonra bu bölgeye ilk gelenlerin, ilk Alperenlerin muhakkak ki bir mezarıdır, bir kabridir, bir makamıdır.      Bugün, ilimizin Kütahyaʹmızın mimarlarından, erenlerinden birisinin huzurundayız. Onun için burada toplandık. Bu erenlerimiz bu büyüklerimiz bizim anadolu coğrafyamızın tapularıdır. Onların oluşturduğu kültür, bugün hala ayakta ve bizi diğer toplumlardan ayıran en büyük özelliklerinin oluşmasına vesile olan bunlardır. Bizim kendi kimliğimizi, geçmişimizi ve geleceğimizi şekillendiren onların göstermiş olduğu yolda devam etmemizdir.      Bizden sonra gelen nesillerimiz de, çocuklarımız da bu coğrafyanın sahipleri olacaktır. İşte bugün baktığımızda, orta  asya’ dan çıkıp anadolu’ ya gelen sadece kendi bildiklerini anlatmak isteyen ve bunu bu bölgelerde yaşayan, yaşayarak ta anlatan Hz. Mevlanaʹdan, Hacı Bektaş-i Veliʹye aklınıza gelebilecek ne kadar varsa onun için bugün burada toplandık. Onların verdiği hizmet bizlerin bugün ve yıllar geçmiş olmasına rağmen hala aktarılmasına sebep oluyor ve bizler de bugün hepinize duyuruyoruz.      Anadoluʹnun hangi ırkʹından, hangi soyʹundan hangi anlayışından, gelirse gelsin yüzyıllarca bu coğrafyada bir olmuş, iri olmuş ve diri olmuş beraber yaşamış insanlarımıza maalesef zaman zaman dışarıdan ve içeriden bir takım fitne fesat sokmaya çalışıyorlar.  Bizlerin rahat olması lazım, bugün bu coğrafyada yaşayan 77 milyon insanımız farklı düşünce de olabilir, her zaman söylüyorum, bir evin içerisinde iki kardeşinde düşüncesi aynı olmayabilir. Aynı olması da mümkün değildir. Örnek gösterildiği gibi beş parmağın beşi de bir değildir. Aynı olması da mümkün değildir. Aynı olmaması da lazım, eğer bir yerde gelişme, bir yerde ilerleme olacaksa farklı düşüncelerin ortaya çıkması lazım ki yeniyi, doğruyu anlaşarak ve uzlaşarak yapalım ve bir yerlere varalım.      Ben bu açıdan baktığımda, Kütahyaʹda gerçekten çok güzel bir ahengin, birliğin, beraberliğin, kardeşliğin olduğunu ifade etmek istiyorum. Anadoluʹnun kuruluşunun ilk şehri olduğumuz için bir Bilecik ve bir Kütahya bildiğiniz gibi ilk şehirlerden biridir. O günlerden bu güne kadar bugünkü bu mirasın çok güzel sonuçları ortadadır.      O nedenle bize düşen bunun devamı bunun gelecek nesillere aktarılmasıdır. Bunu da inşallah hep beraber, bu birlikteliğimiz sürdüğü sürece birbirimize karşı sevgiyi, saygıyı, hoşgörüyü, muhabbeti gösterdiğimiz sürece devam edecektir. Devam etmesini canı gönülden diliyorum. Tekrar böyle bir programda sizlerle beraber olmanın mutluluğunu yaşarken hepinize en kalbi ve en derin muhabbetlerimi sunuyorum. Hepinize saygılar sunuyorum."      Protokol konuşmalarından sonra, Eskişehir Canlar, Sofçalılar ve Hacı Bektaşi Veli Derneklerince hazırlanan Semah gösterileri izlendi. Kütahya Valisi Yılmaz tarafından festival alanında bulunan Pir Ahmet Efendi Türbesi ile Derviş Ahmet ve Mehmet Efendi Türbelerinin ziyareti sonrası, Sofça Köyü Pir Ahmet Efendi Derneği’nin yemek ikramına katıldı.           Pir Ahmet Efendi Anma ve Kültür Festivali etkinliklerine, Kütahya Valisi Şerif Yılmaz ile TBMM KİT Komisyonu Başkanı Kütahya Milletvekili Sayın Hasan Fehmi Kinay, 22. Dönem Kütahya Milletvekili Sayın Alaettin Güven, İl Kültür ve Turizm Müdürü ZülkarniYeldemez, Sofça Köyü Pir Ahmet Efendi Turizm ve Tanıtma Derneği Başkanı Ahmet Özcan ve Hacı Bektaş-ı Veli Kültür ve Sosyal Yardımlaşma Derneği Başkanı Niyazi Togan ve yönetim kurulu üyeleri, STK temsilcileri ve davetliler katıldılar. DORUK
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve dorukmedya.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.