MHP Adaylarını Tanıttı

Toplantıda konuşmayı yapan MHP İl Başkanı M. Ali TÜRKER; “1 Kasım 2015 tarihinde 26. Dönem milletvekilliği genel seçimlerinde partimizin adaylarını tanıtmak amacıyla düzenlediğimiz toplantıya hoş geldiniz. Bu seçimlerde ilimizi TBMMʹde temsil etmek üzere, Milliyetçi Hareket Partisi’nden on dört arkadaşımız aday adayı olmuştur. Hepsi birbirinden değerli bu arkadaşlarımız arasından genel merkezimiz dört arkadaşımızı aday göstermiştir. Sözlerime başlarken partimizden aday adayı olan bu on dört  arkadaşımızın her birine huzurlarınızda ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Değerli Basın Mensupları,                                                                         Adaylarımızın tanıtımına geçmeden önce, ülkemizin içinde bulunduğu durum ve bugünkü sürece nasıl gelindiği noktasında kısa bir değerlendirme yapmak istiyorum. 7 Haziran seçimlerinden sonra aziz milletimiz, 13 senedir ülkeyi tek başına yöneten Adalet ve Kalkınma Partisi’nin iktidarına son vermiş, bunun yanında diğer partilere de tek başına hükümet kurma şansı tanımamıştır. Kamuoyu, iki veya üç partinin bir araya gelerek bir koalisyon hükümeti kurulmasını arzulamıştır. Fakat seçim sonuçlarını hazmedemeyen ve 13 yıllık iktidarını kaybeden Adalet ve Kalkınma Partisi daha ilk günden yeni bir seçimin yapılması için çalışmalara başlamıştır. Bir yandan da sanki bir hükümet kurulması için gayret gösteriyormuş gibi diğer siyasi partilerle görüşme başlatmıştır. Cumhuriyet Halk Partisi ile otuz iki gün süren görüşmeler ve ardından Milliyetçi Hareket Partisi ile yapılan görüşme sonuç vermemiştir. Her olayda olduğu gibi bu süreçte de Adalet ve Kalkınma Partisi yalan yanlış haberlerle halkımızı kandırmış, hükümet kurulamamasının sorumlusu olarak muhalefet partilerini göstermiştir. Halbuki, gerek Cumhuriyet Halk Partisi gerekse Milliyetçi Hareket Partisi yetkilileri defalarca açıklamıştır ki, sayın Davutoğlu, her iki partiye de koalisyon hükümeti kurma teklifiyle gelmemiş, kurmak istedikleri azınlık hükümetine veya seçim hükümetine destek istemiştir.    Bir koalisyon hükümeti kurmak için Milliyetçi Hareket Partisi’nin ileri sürdüğü ve ülkemizin geleceğini ve parlamenter sistemi garanti altına alacak olan dört  ilkemizin hiçbirisini kabul etmemiştir. İmralıʹdaki terörist başının on maddelik mutabakat metnini kabul edenler,  ne yazık ki partimizin bu teklifine hayır demiştir. Şunu bir kere daha altını çizerek ifade etmek istiyorum ki, 7 Haziran seçimlerinden sonra bir koalisyon hükümeti kurulamamasının tek sorumlusu ve suçlusu Adalet ve Kalkınma Partisi’dir. Değerli basın mensupları, Milletçe çok zor günlerden geçiyoruz. Ülkemizin bir bölümünde âdeta bir iç savaş yaşanıyor. Yollar kesiliyor, araçlar yakılıyor, güpegündüz şehir merkezlerinde karakollara, hastanelere, okullara  roketatarlı saldırılar düzenleniyor. Mehmetçiklerimiz ve polislerimiz kahpe pusularda can veriyor ve her gün gelen şehit cenazeleri yüreklerimizi dağlıyor. Yaşanan olaylar artık bir terör olayı olmaktan öte geçmiş bir başkaldırı ve isyan halini almıştır. Bütün bunlar göstermektedir ki küresel güçlerin taşeronluğunu yapan bölücü terör örgütü PKKʹnın kökü kazınmadıkça milletimiz rahat ve huzura eremeyecektir. Ancak yine üzülerek görüyoruz ki, 13 senedir iktidarda bulunan Adalet ve Kalkınma Partisi, ülkemizin birlik ve bütünlüğünü tehdit eden bu olayları önlemek bir yana, o mihraklarla müzakere masalarına oturmuş, işbirliğine gitmiş ve  ülkemizi sonu bilinmeyen karanlık bir ortama doğru sürüklemiştir. Bir yandan "çözüm süreci" adı altında, İmralıʹdaki terörist başı ve Kandilʹdeki eşkiya sürüsü ile birlikte yürütülen çalışmalar, diğer taraftan ne olduğu ya da ne olacağı bilinmeyen "başkanlık sistemi" arzuları, milletimizin birliğine ve bin yıllık kardeşliğine olduğu kadar demokratik parlamenter sisteme de zarar vermiştir. Ayrıca, 13 yıllık AKP döneminde, hukuksuzluk, işsizlik, yoksulluk ve yolsuzluk zirve yapmış, millî ve manevi değerlerimiz aşındırılmış; işçi, esnaf, memur ve emekli perişan edilmiştir. 13 yıllık AKP döneminde, ilimiz Kütahya özelleştirmeler nedeniyle büyük mağduriyetler yaşamış, satılmadık bir kamu kuruluşumuz kalmamış, yerine yeni yatırımlar konamamış ve binlerce vatandaşımız işsiz kalmıştır. Bunun doğal sonucu olarak da Kütahya göç veren bir il durumuna gelmiş, Türkiye nüfusu artarken ilimizin nüfusu azalmış ve 2002ʹde altı milletvekili çıkaran Kütahya bugün 4 milletvekiline düşmüştür. Bunun tek sebebi, ne yazık ki, 13 yıldır ülkeyi yöneten AKP hükümetleri ve Kütahyalı hemşerilerimizin oylarıyla seçilen AKP Kütahya milletvekilleridir. AKP Kütahya milletvekilleri olan zat-ı muhteremler, Şeker Fabrikası, Eti Gümüş, Seyitömer ve Tunçbilek santralleri satılırken arabuluculuk yapacaklarına, Kütahyaʹnın gurur kaynağı milletvekilimiz Prof. Dr. Âlim Işıkʹa laf yetiştirmeye çalışacaklarına, Kütahyaʹnın gelişmesi ve kalkınması için zaman harcasalardı, askerî hastanemizin kapanmaması, jandarma taburumuzun gitmemesi, bir şehir efsanesine dönen devlet hastanemizin yapılması, yüksek hızlı trenin gelmesi, termal kaynaklarımızın değerlendirilmesi için çalışsalardı Kütahya bugün bu halde olmazdı. 13 yıldır hiçbir şey yapmadan sadece yalan ve yanlış vaatlerle Kütahyalıyı kandıranların artık söyleyecek sözü kalmamıştır.Bu nedenle, ülkemizin ve milletimizin geleceği açısından bu seçimleri çok önemsiyoruz. Değerli Basın Mensupları, Milletvekili adaylarımızın açıklanmasından itibaren Milliyetçi Hareket Partisi il, ilçe ve belde teşkilatları olarak, kadın kollarımız ve ocaklarımızla birlikte 1 Kasım tarihinde yapılacak seçimlere odaklanmış durumdayız. Seçim çalışmaları için gittiğimiz her yerde milletimizin partimize ve milletvekili adaylarımıza büyük teveccühü ile karşılaşıyor ve AKPʹnin erimekte olduğunu görüyoruz. İnanıyoruz ki, 1 Kasım 2015 tarihinde yapılacak seçimler Milliyetçi Hareket Partisi’nin iktidarı ile sonuçlanacak ve bunalan Türkiye rahat bir nefes alacaktır. Toplantımıza gösterdiğiniz ilgiden dolayı hepinize ayrı ayrı teşekkür eder, seçimlerin ülkemiz ve milletimiz için hayırlara vesile olmasını diler, sizlere ve sizlerin aracılığıyla Kütahyalı hemşerilerimize Milliyetçi Hareket Partisi adına selam ve saygılarımı sunarım” dedi. – DORUK Kübra
gürok