Milletvekili ERBAŞ: Her İlde Olduğu Gibi Kütahya'da da Cumhur İttifakı Vardır

Siyaset 23.01.2021 - 16:09, Güncelleme: 13.11.2023 - 06:33 3257+ kez okundu.
 

Milletvekili ERBAŞ: Her İlde Olduğu Gibi Kütahya'da da Cumhur İttifakı Vardır

Kütahya MHP Milletvekili Ahmet ERBAŞ, MHP İl binasında İl Başkanı Selçuk ALIÇ, Merkez İlçe Başkanı Ayhan TOY, Kadın Kolları Başkanı Hülya ÖZTÜRK ve bazı parti yöneticileri ile birlikte yapmış olduğu basın toplantısında önemli konulara değindi ve basın mensuplarının sorularını cevapladı.
Kütahya MHP Milletvekili Ahmet ERBAŞ, MHP İl binasında İl Başkanı Selçuk ALIÇ, Merkez İlçe Başkanı Ayhan TOY, Kadın Kolları Başkanı Hülya ÖZTÜRK ve bazı parti yöneticileri ile birlikte yapmış olduğu basın toplantısında önemli konulara değindi ve basın mensuplarının sorularını cevapladı. MHP İl Başkanı Selçuk ALIÇ, halkın sesi olan basın mensuplarının, görevlerinin büyük olduğunu, sorulan soru üzerine Cumhur İttifakına bağlı kalındığını ifade etti. Siyasetçiyi nelerin bitirdiğine değinerek  2022 Aizonai yılı olması için birlikte seferberlik başlatma çağrısında bulunan Milletvekili Ahmet ERBAŞ ise aşıyı mutlaka olmamız gerektiğini, su israfını durdurmamız gerektiği, çini sanatçılarının kayıt altında olması gerektiği,  Zafer OSB'ye önemli yatırımcıların talepte bulunduğuna, şeker fabrikasının kotasının artırılması için çalışmalarının olduğunu, Yoncalı Fizik Tedavi hastanesinin marka olduğu ve yaşatılması gerektiği, turizmle ilgili toplantılara çağrılmadığını, parti adına nemalanmak isteyenlerin temizleneceğini bildirdi.   İl Başkanı Selçuk ALIÇ: “Halkın Sesi Olan Basın Mensuplarının, Görevleri Büyük” MHP Kütahya İl Başkanı Selçuk ALIÇ: “Gazetecilik fedakarlık isteyen mesleklerin başında gelmektedir. Her türlü zor çalışma şartlarına rağmen, ilimizde görev yapan değerli basın mensupları görevlerini özveriyle yapmaktadırlar. Gücünü halktan alarak, mesai kavramı gözetmeden çalışan ve halkın sesi olan basın mensuplarının ağır şartlarda çalıştığının farkındayız. Basın kuruluşlarında görev yapan gazeteciler, toplumun çıkarlarını göz önünde bulundurarak halkın doğru haber alma özgürlüğü yolunda hizmet etmek gibi büyük bir görevi üstlenmiş durumdadır.  Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği gibi 'Gazeteciler, gördüklerini, düşündüklerini, bildiklerini samimiyetle yazmalıdır.'  Yine Genel Başkanımız Devlet Bahçeli’nin ifade ettiği gibi 'Şüphesiz demokrasi haber alma ve ifade özgürlüğüyle güçlenir ve zenginlik kazanır. Bin bir güçlükle mesleklerini icra etmeye çalışan değerli gazetecilerimizin çabaları takdir edilmesi gereken bir durumdur.'  Bu anlamlı günde basın şehitlerimizi yâd ediyor, bugünkü toplantımız vesilesiyle bir kez daha  10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü”nü kutluyor, ilkeli ve tarafsız yayıncılık anlayışı ile kamuoyunun sesi olma görevini yürüten tüm Gazeteci arkadaşlarımıza hizmetlerinden dolayı teşekkür ediyorum.” dedi. Milletvekili Ahmet ERBAŞ: “İşyerleri Bize Ekmek Verirdi, Şimdi İşyerlerini Ayakta Tutmaya Çalışıyoruz” MHP Kütahya Milletvekili Ahmet ERBAŞ: “Daha önce iş yerleri bize ekmek verirdi ama maalesef şimdi biz iş yerlerine bakar duruma geldik. Eskiden iş yerlerimizden, kendi ailelerimizin veya çalışan arkadaşlarımızın iaşesini isterdik. Şimdi kapalı olan iş yerlerimize biz bakmak zorundayız. Kiraları, stopajı, elektriği, suyu çalışıyor. Daha önce yazılan çek ve senetler aynen devam ediyor. Tabi ki devletimiz elinden geldiğince yardımcı olmaya çalışıyor ama tüm ülkede dört dörtlük herkesin yanında olabilmenin imkânı yok. Hiç olmazsa sanayideki çarkın dönmesi çok önemli.  Oradaki çarkın dönmesi de durursa vay halimize. "Mutlaka Aşı Olalım" Ülkemizde dünyanın birçok ülkesinden daha önce başlatılan aşı ve aşılanma kampanyasına biz de destek veriyoruz. Alınan karar gereği hastalık sürecini geçirip antikor sahibi olanlar ilk etapta aşı olmayacak. Yoksa ben de bu aşıyı yaptırırdım. Önce sağlık çalışanlarımız olmak üzere 65 yaş üstü ve kronik hastalarımızın mutlaka bu aşıya karşı duyarlı olması gerekiyor. Başka bir çaremiz yok. Yüzlerce, binlerce insan işsiz, aşsız, evsiz kaldı. Ben Kütahya’daki bürokrasi ile ilgili hiç görevden alınma veya birilerinin gelmesi yönünde devreye girmiş biri değilim, böyle bir siyasi yapım yok. Ahmet ERBAŞ olarak, MHP olarak bir bürokratın görevden alınması veya bir bürokratın göreve getirilmesi konusunda talepte bulunmadım. Biz devlet kimi görevlendirirse onunla çalışırız ama başarısız bulduklarımızı da söylemekten hiçbir zaman çekinmedik. İş yapanı methetmek, övmek, bizim asli görevimiz olmalı, siyasi irade beni buraya oturttu, ben yalnızca beni oraya oturtan iradeye de ülkem adına, milletim adına ve şehrim adına eleştirmekte en doğal hakkımızdır. Kırmadan, dökmeden bunları yapıyoruz. “Zafer OSB'ye Büyük Yatırımcılar Gelecek” Zafer OSB için inanılmaz derecede büyük firmalar bizleri arıyorlar. Umduğumuzdan çok daha büyük yatırımcılar gelecek. Zafer OSB’de ciddi çalışmalar oluyor. “Bursa Yol Güzergahı Bitmesi Gerekiyor” 2007 seçimlerinde ben yine yolları anlatıyordum. Özellikle Bursa yol güzergahının hızla bitirilmesi gerektiğini söylüyordum. 2018 yılında yine aynı şeyleri anlatmışım. Allah’a şükür ayın 27’sinde Ulaştırma Bakanlığı Domaniç ile Tavşanlı arasındaki kalan 22 kilometrelik yolu ihale ediyorlar. Olumsuzluklara rağmen iyi şeyler de oluyor. İyi şeyleri de takdir etmek gerek. “YONCALI Fizik Tedavi Hastanesi, İsmi ve Faaliyetleriyle Yaşamalı” Geldiğim günden beri Hastane diyorum. Şehir hastanesi yapılıyor. Söylenilenden 3-4 yıl gecikmeli olacak ama ne yapalım buna da şükür.  Hastanemiz inşallah bu yıl biter diye tahmin ediyorum. İstediğimiz kadar büyük bir hastane yapalım ama Türkiye çapındaki Kütahya’nın bilinirliği, hastanesinden dolayı olmaz. Eğer ön plana çıkacaksak Yoncalı Fizik Tedavi ile ön plana çıkarız. İster yıkalım, ister güçlendirelim ama Yoncalı Fizik Tedavi Hastanesi, Yoncalı olarak mutlaka kalmalı. Orada yapılan diğer Fizik Tedavi Hastanesiyle şu anda büyük hastane ve kendisine bağlı yaptığı hastane dışında bizim Yoncalı ismini mutlaka yaşatmamız lazım. Bir Fizik Tedavi hastanesi olarak Yoncalı’yı devam ettirmemiz lazım. Bizim de özel sektörün yapacağı hastane veya tıp fakültesinin yapacağı hastane veya kendi kampüsleri içerisinde sağlık bilimlerinin yapacağı fizik tedavinin yanında Yoncalı markasını mutlaka yaşatmamız ve devam ettirmemiz lazım. “Turizmle İlgili Hiç Bir Toplantıya Çağrılmadım, Görüşüm Sorulmadı” Ben turizmle uğraşıyorum, herkes bana buraya yatırımcı, turizmci getir diyor. Sokaktaki vatandaş, organize sanayideki esnaf veya sizler, benim turizmci olduğumu, TBMM'de turizmle uğraşan üç milletvekilinden biri olduğumu ve bu işten ekmek yediğimi biliyorsunuz ama ben iki buçuk yıllık milletvekili hayatımda turizmle ilgili burada hiçbir toplantıya katılmadım. Hiçbir yerden de benim bu konudaki görüşüm sorulmadı. Ben yalnızca basın vasıtasıyla veya toplantılarda turizmle ilgili kendi düşüncelerimi buralarda anlatabiliyorum. Sokaktaki vatandaş benim turizmci odluğumu biliyor, benim turizmle ilgili ne düşündüğümü merak ediyor. Ben burada 500 yataklı ve üzeri otellerin  rantabl olmayacağını resmi toplantılarda söylemedim anca sizlerin huzurunda söyledim. O yüzden bu konuya dikkat etmemiz lazım. “Çini Sanatçılarımız Önce Kendimiz Bilmeliyiz” Bir şeye karar vermemiz lazım. Turizm şehri mi olacağız, sanayi şehri mi olacağız, çiniciler şehri mi olacağız? Çinicilerin mensup olduğu loca ne biliyor musunuz? Fotoğrafçılar, çiniciler, çiçekçiler. Kuruluşun ve kurtuluşun şehri Kütahya diyoruz, çiniyle meşhur ve ünlüyüz ama bizim çiniciler odası diye müstakil bir odamız yok. Çiniciler, fotoğrafçılar ve çiçekçiler, hepsini bir araya almışız. Yüzde 18 KDV ödeterek bu çinicileri nasıl ayakta tutacaksınız? Çiniciler şehri diyorsunuz, bu ilde yaşayan çini ve çini ustalarının kaydı kimde vardır? Var mıdır bu kayıt? Bu çini ve çini ustalarının hepsi Ticaret Odasına bağlı değil,  Esnaf Odasına bağlı değil, evinde de yapan, çizen var. 38 UNESCO’lu sanatçımız var, belki bir 38 tane daha var hiçbirimiz biliyoruz, belki 380 tane var. Bizler kaç sanatçımız var önce kendimiz bilmeliyiz. Turizm İl Müdürümüzle görüşeceğim. El sanatlarıyla uğraşan kişileri  ön plana çıkarıp, yaşatmamız lazım. “Bu Kadar Büyük Binalara İhtiyaç Var Mı?” Bu kadar büyük binalara ihtiyaç var mı? Ben binalara karşı değilim. Büyük binaların içlerini nasıl dolduracağımızı düşüneceğiz. Yoksa devlet buralara parayı veriyor. Kütahya’nın ötelenmesi, geri bırakılmışlığı ya da mağduriyeti yok. Önemli olan bunları nasıl organize edebildiğimiz, nasıl yapabildiğimiz? Binalardan ziyade sanayi ve turizm yatırımlarına, tanıtıma ihtiyacımız var. “Su İsrafına Dur Diyelim” Kuraklıkla ilgili bütün dünya problem yaşayacak gibi, Türkiye’de yaşayacak. Kütahya şu anda su ve kuraklık noktasında kendisini rahat gibi hissediyor ama su israfıyla ilgili önleyici tedbirler alıp, bu konuyla ilgili kampanyalar yaparsak en azından bizler musluğu kapatmayı beceremedik ama en azından bizden sonraki nesil öğrenir. Çünkü biz bugün birazcık su sıkıntısı çekeceksek bizden sonraki nesil çok daha büyük çekecek. “Siyanürlü Altın Çıkarmaya, Siyaset Gözetmeksizin Karşı Olduk” Murat Dağı’ndaki altın madeni arama işine karşı çıktım, Simav’dakine de karşı çıktım, Domaniç’te de karşı çıktım. Bu ülkede tabi ki altın varsa çıkarılsın ama söylediğim şu, eğer biz Murat Dağında siyanürlü altın çıkarmaya başlarsak zaten kıt olan su kaynaklarımızı iyice öldürmüş, yerle bir etmiş oluruz. Kar yağdığında özellikle Gediz ve Uşak’takiler çok güzel Murat Dağı resimleri paylaşıyorlar. Herkes kayak merkezinden bahsediyor. Biz o siyanürlü altın işini hep beraber, hiçbir siyasi fark gözetmeksizin engellemeseydik oradan ne resimleri gönderecektik, tabi ki bol bol hafriyat resmi gönderirdik. “Enkaz Edebiyatı Yapamayız” MHP olarak ilk defa Kütahya Belediyesini aldık ama Genel Başkanım geldi, “Benim arkadaşlarım, benim Belediye Başkanlarım, benim teşkilatlarım enkaz edebiyatı yapamaz” Dedi. Biz bu görevlere silah zoruyla getirilmedik, bu görevlere atanabilmek için, gelebilmek için didindik, uğraştık mücadele ettik, enkaz edebiyatı bizde yok. Her şeye olumsuz tarafından bakmak bizde yok. Biz her türlü istişareye açığız. “Şeker Fabrikasının Kotasının Artırılması, Partiler Üstü Milli Mücadeledir” Geçtiğimiz gün Şeker Fabrikasını ziyaret ettim. Kotamızın artırılması gerek dediler. Elimizden gelen her şeyi yaparız. Ben kota artırımından dolayı şeker fabrikasının ne kazandığı derdinde değilim. Eğer bir kota artırımı olursa bu işten en çok benim çiftçim istifade edecektir, ekmediği toprağını ekmeye başlayacaktır. Kursağına ekmek girecek, su girecektir. Biz bu işlere siyasi ve partiler üstü, bir milli mücadele gibi bakarsak çok iyi olur. Siyasetçiyi Neler Bitirir? Siyasetçiyi hırsı bitirir, kibri bitirir, ‘ben’ hastalığı  bitirir. Ben şimdiye kadar her toplantımda Kütahya için taş üstüne taş koyan, hizmeti geçen herkese binlerce kez teşekkür ettim, etmeye de devam ederim. Hepsinden Allah razı olsun. Bizim amacımız budur. “Partimiz Adına Racon Kesenleri, Nemalanmak İsteyenleri Temizleyeceğiz” Partimizden nemalanmak isteyen, partimiz adına racon kesmek için uğraşanlar, partimizi bir ekmek kapısı olarak görenler, yalnızca MHP’nin milletvekili ve Belediye Başkanı seçildiğinde MHP’liliği ve ülkücülüğü aklına gelenler, bunların hepsini temizleyeceğiz. Biz, kimseye partimizin ismini kullanarak zengin olma fırsatı vermeyeceğiz. Buraları bir hizmet noktası olarak görüyoruz. Bizim amacımız burada bir eser bırakmak. “Türkiye'nin Cumhur İttifakına İhtiyacı Var, Biz Sağdığız” 15 Temmuz’dan sonra ülke başka bir yere geçti. Biz, 15 Temmuz ile beraber ülkemizi bölmek, parçalamak isteyen hain FETÖ’ya karşı millet olarak topyekün bir savaş verdik. Sonra da Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli bir çizgi belirledi ve bu çizginin adı Cumhur İttifakı, biz buna sağdığız. Biz bunun yanındayız. 81 ilde Cumhur ittifakı var, yerelde Cumhur ittifakı var, liderler arasında Cumhur ittifakı var ama Kütahya’da burada Cumhur İttifakını unutun gibi bir cümleyi söyleyen, telaffuz eden, ima eden biri ya da birileri varsa, bu ya çocuktur ya zeka özürlüdür, ya da FETÖ’cü. Ben duymadım ama bu işi böyle kazıyan, kaynatan biri varsa yazıklar olsun. Maalesef böyle fısıltı gibi bir şey çıkıyor, bunu biz engelliyoruz, herkes engellemeli. Türkiye’nin Cumhur ittifakına ihtiyacı var. Sen, ben kavgası değil.  “2022 Aizonai Yılı Olması İçin Seferberlik Başlatalım” Şu anda Kütahya’nın turizmini dizayn etmek isteyen veya turizmle ilgili mücadele eden kişi, kuruluş veya grubun olduğunu pek görmedim. Biz bunun konuşmalarını yapıyoruz, sohbetler ediyoruz, kuruluşun ve kurtuluşun cümlesini de ekliyoruz. Onun dışında aslında fazla bir şey yapmıyoruz. Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı her yıl bir bölgeyi turizm bölgesi ilan eder. Ben geçen sene Patara’yı ilan ettiklerinde Aizonai Antik Kenti için ortaya çıktım, yalnız kaldım. Bu yıl bilerek çıkmadım, pandemiden dolayı Aizonai yılı veya Evliya Çelebi yılı da ilan edilse, pandemiden dolayı çok bir şeyi olmaz. Eğer Allah ömür verirse, hep beraber buralarda yaşarsak, gelin 2022 yılını Aizonai yılı ilan etmek için hep beraber bir seferberliğe başlayalım" dedi. Basın mensuplarının sorularını yanıtlayan İl Başkanı Alıç ve Milletvekili Erbaş, toplantının ardından toplu fotoğraf çekilinmesi ile program son buldu. - DORUK Fatma
Kütahya MHP Milletvekili Ahmet ERBAŞ, MHP İl binasında İl Başkanı Selçuk ALIÇ, Merkez İlçe Başkanı Ayhan TOY, Kadın Kolları Başkanı Hülya ÖZTÜRK ve bazı parti yöneticileri ile birlikte yapmış olduğu basın toplantısında önemli konulara değindi ve basın mensuplarının sorularını cevapladı.

Kütahya MHP Milletvekili Ahmet ERBAŞ, MHP İl binasında İl Başkanı Selçuk ALIÇ, Merkez İlçe Başkanı Ayhan TOY, Kadın Kolları Başkanı Hülya ÖZTÜRK ve bazı parti yöneticileri ile birlikte yapmış olduğu basın toplantısında önemli konulara değindi ve basın mensuplarının sorularını cevapladı.

MHP İl Başkanı Selçuk ALIÇ, halkın sesi olan basın mensuplarının, görevlerinin büyük olduğunu, sorulan soru üzerine Cumhur İttifakına bağlı kalındığını ifade etti. Siyasetçiyi nelerin bitirdiğine değinerek  2022 Aizonai yılı olması için birlikte seferberlik başlatma çağrısında bulunan Milletvekili Ahmet ERBAŞ ise aşıyı mutlaka olmamız gerektiğini, su israfını durdurmamız gerektiği, çini sanatçılarının kayıt altında olması gerektiği,  Zafer OSB'ye önemli yatırımcıların talepte bulunduğuna, şeker fabrikasının kotasının artırılması için çalışmalarının olduğunu, Yoncalı Fizik Tedavi hastanesinin marka olduğu ve yaşatılması gerektiği, turizmle ilgili toplantılara çağrılmadığını, parti adına nemalanmak isteyenlerin temizleneceğini bildirdi.

 

İl Başkanı Selçuk ALIÇ: “Halkın Sesi Olan Basın Mensuplarının, Görevleri Büyük”

MHP Kütahya İl Başkanı Selçuk ALIÇ: “Gazetecilik fedakarlık isteyen mesleklerin başında gelmektedir. Her türlü zor çalışma şartlarına rağmen, ilimizde görev yapan değerli basın mensupları görevlerini özveriyle yapmaktadırlar. Gücünü halktan alarak, mesai kavramı gözetmeden çalışan ve halkın sesi olan basın mensuplarının ağır şartlarda çalıştığının farkındayız. Basın kuruluşlarında görev yapan gazeteciler, toplumun çıkarlarını göz önünde bulundurarak halkın doğru haber alma özgürlüğü yolunda hizmet etmek gibi büyük bir görevi üstlenmiş durumdadır. 

Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği gibi 'Gazeteciler, gördüklerini, düşündüklerini, bildiklerini samimiyetle yazmalıdır.'  Yine Genel Başkanımız Devlet Bahçeli’nin ifade ettiği gibi 'Şüphesiz demokrasi haber alma ve ifade özgürlüğüyle güçlenir ve zenginlik kazanır. Bin bir güçlükle mesleklerini icra etmeye çalışan değerli gazetecilerimizin çabaları takdir edilmesi gereken bir durumdur.' 

Bu anlamlı günde basın şehitlerimizi yâd ediyor, bugünkü toplantımız vesilesiyle bir kez daha  10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü”nü kutluyor, ilkeli ve tarafsız yayıncılık anlayışı ile kamuoyunun sesi olma görevini yürüten tüm Gazeteci arkadaşlarımıza hizmetlerinden dolayı teşekkür ediyorum.” dedi.

Milletvekili Ahmet ERBAŞ: “İşyerleri Bize Ekmek Verirdi, Şimdi İşyerlerini Ayakta Tutmaya Çalışıyoruz”

MHP Kütahya Milletvekili Ahmet ERBAŞ: “Daha önce iş yerleri bize ekmek verirdi ama maalesef şimdi biz iş yerlerine bakar duruma geldik. Eskiden iş yerlerimizden, kendi ailelerimizin veya çalışan arkadaşlarımızın iaşesini isterdik. Şimdi kapalı olan iş yerlerimize biz bakmak zorundayız.

Kiraları, stopajı, elektriği, suyu çalışıyor. Daha önce yazılan çek ve senetler aynen devam ediyor. Tabi ki devletimiz elinden geldiğince yardımcı olmaya çalışıyor ama tüm ülkede dört dörtlük herkesin yanında olabilmenin imkânı yok. Hiç olmazsa sanayideki çarkın dönmesi çok önemli.  Oradaki çarkın dönmesi de durursa vay halimize.

"Mutlaka Aşı Olalım"

Ülkemizde dünyanın birçok ülkesinden daha önce başlatılan aşı ve aşılanma kampanyasına biz de destek veriyoruz. Alınan karar gereği hastalık sürecini geçirip antikor sahibi olanlar ilk etapta aşı olmayacak. Yoksa ben de bu aşıyı yaptırırdım. Önce sağlık çalışanlarımız olmak üzere 65 yaş üstü ve kronik hastalarımızın mutlaka bu aşıya karşı duyarlı olması gerekiyor. Başka bir çaremiz yok.

Yüzlerce, binlerce insan işsiz, aşsız, evsiz kaldı. Ben Kütahya’daki bürokrasi ile ilgili hiç görevden alınma veya birilerinin gelmesi yönünde devreye girmiş biri değilim, böyle bir siyasi yapım yok. Ahmet ERBAŞ olarak, MHP olarak bir bürokratın görevden alınması veya bir bürokratın göreve getirilmesi konusunda talepte bulunmadım. Biz devlet kimi görevlendirirse onunla çalışırız ama başarısız bulduklarımızı da söylemekten hiçbir zaman çekinmedik. İş yapanı methetmek, övmek, bizim asli görevimiz olmalı, siyasi irade beni buraya oturttu, ben yalnızca beni oraya oturtan iradeye de ülkem adına, milletim adına ve şehrim adına eleştirmekte en doğal hakkımızdır. Kırmadan, dökmeden bunları yapıyoruz.

“Zafer OSB'ye Büyük Yatırımcılar Gelecek”

Zafer OSB için inanılmaz derecede büyük firmalar bizleri arıyorlar. Umduğumuzdan çok daha büyük yatırımcılar gelecek. Zafer OSB’de ciddi çalışmalar oluyor.

“Bursa Yol Güzergahı Bitmesi Gerekiyor”

2007 seçimlerinde ben yine yolları anlatıyordum. Özellikle Bursa yol güzergahının hızla bitirilmesi gerektiğini söylüyordum. 2018 yılında yine aynı şeyleri anlatmışım. Allah’a şükür ayın 27’sinde Ulaştırma Bakanlığı Domaniç ile Tavşanlı arasındaki kalan 22 kilometrelik yolu ihale ediyorlar. Olumsuzluklara rağmen iyi şeyler de oluyor. İyi şeyleri de takdir etmek gerek.

“YONCALI Fizik Tedavi Hastanesi, İsmi ve Faaliyetleriyle Yaşamalı”

Geldiğim günden beri Hastane diyorum. Şehir hastanesi yapılıyor. Söylenilenden 3-4 yıl gecikmeli olacak ama ne yapalım buna da şükür.  Hastanemiz inşallah bu yıl biter diye tahmin ediyorum. İstediğimiz kadar büyük bir hastane yapalım ama Türkiye çapındaki Kütahya’nın bilinirliği, hastanesinden dolayı olmaz. Eğer ön plana çıkacaksak Yoncalı Fizik Tedavi ile ön plana çıkarız. İster yıkalım, ister güçlendirelim ama Yoncalı Fizik Tedavi Hastanesi, Yoncalı olarak mutlaka kalmalı. Orada yapılan diğer Fizik Tedavi Hastanesiyle şu anda büyük hastane ve kendisine bağlı yaptığı hastane dışında bizim Yoncalı ismini mutlaka yaşatmamız lazım. Bir Fizik Tedavi hastanesi olarak Yoncalı’yı devam ettirmemiz lazım.

Bizim de özel sektörün yapacağı hastane veya tıp fakültesinin yapacağı hastane veya kendi kampüsleri içerisinde sağlık bilimlerinin yapacağı fizik tedavinin yanında Yoncalı markasını mutlaka yaşatmamız ve devam ettirmemiz lazım.

“Turizmle İlgili Hiç Bir Toplantıya Çağrılmadım, Görüşüm Sorulmadı”

Ben turizmle uğraşıyorum, herkes bana buraya yatırımcı, turizmci getir diyor. Sokaktaki vatandaş, organize sanayideki esnaf veya sizler, benim turizmci olduğumu, TBMM'de turizmle uğraşan üç milletvekilinden biri olduğumu ve bu işten ekmek yediğimi biliyorsunuz ama ben iki buçuk yıllık milletvekili hayatımda turizmle ilgili burada hiçbir toplantıya katılmadım. Hiçbir yerden de benim bu konudaki görüşüm sorulmadı.

Ben yalnızca basın vasıtasıyla veya toplantılarda turizmle ilgili kendi düşüncelerimi buralarda anlatabiliyorum. Sokaktaki vatandaş benim turizmci odluğumu biliyor, benim turizmle ilgili ne düşündüğümü merak ediyor. Ben burada 500 yataklı ve üzeri otellerin  rantabl olmayacağını resmi toplantılarda söylemedim anca sizlerin huzurunda söyledim. O yüzden bu konuya dikkat etmemiz lazım.

“Çini Sanatçılarımız Önce Kendimiz Bilmeliyiz”

Bir şeye karar vermemiz lazım. Turizm şehri mi olacağız, sanayi şehri mi olacağız, çiniciler şehri mi olacağız? Çinicilerin mensup olduğu loca ne biliyor musunuz? Fotoğrafçılar, çiniciler, çiçekçiler. Kuruluşun ve kurtuluşun şehri Kütahya diyoruz, çiniyle meşhur ve ünlüyüz ama bizim çiniciler odası diye müstakil bir odamız yok. Çiniciler, fotoğrafçılar ve çiçekçiler, hepsini bir araya almışız. Yüzde 18 KDV ödeterek bu çinicileri nasıl ayakta tutacaksınız? Çiniciler şehri diyorsunuz, bu ilde yaşayan çini ve çini ustalarının kaydı kimde vardır? Var mıdır bu kayıt? Bu çini ve çini ustalarının hepsi Ticaret Odasına bağlı değil,  Esnaf Odasına bağlı değil, evinde de yapan, çizen var. 38 UNESCO’lu sanatçımız var, belki bir 38 tane daha var hiçbirimiz biliyoruz, belki 380 tane var. Bizler kaç sanatçımız var önce kendimiz bilmeliyiz. Turizm İl Müdürümüzle görüşeceğim. El sanatlarıyla uğraşan kişileri  ön plana çıkarıp, yaşatmamız lazım.

“Bu Kadar Büyük Binalara İhtiyaç Var Mı?”

Bu kadar büyük binalara ihtiyaç var mı? Ben binalara karşı değilim. Büyük binaların içlerini nasıl dolduracağımızı düşüneceğiz. Yoksa devlet buralara parayı veriyor. Kütahya’nın ötelenmesi, geri bırakılmışlığı ya da mağduriyeti yok. Önemli olan bunları nasıl organize edebildiğimiz, nasıl yapabildiğimiz? Binalardan ziyade sanayi ve turizm yatırımlarına, tanıtıma ihtiyacımız var.

“Su İsrafına Dur Diyelim”

Kuraklıkla ilgili bütün dünya problem yaşayacak gibi, Türkiye’de yaşayacak. Kütahya şu anda su ve kuraklık noktasında kendisini rahat gibi hissediyor ama su israfıyla ilgili önleyici tedbirler alıp, bu konuyla ilgili kampanyalar yaparsak en azından bizler musluğu kapatmayı beceremedik ama en azından bizden sonraki nesil öğrenir. Çünkü biz bugün birazcık su sıkıntısı çekeceksek bizden sonraki nesil çok daha büyük çekecek.

“Siyanürlü Altın Çıkarmaya, Siyaset Gözetmeksizin Karşı Olduk”

Murat Dağı’ndaki altın madeni arama işine karşı çıktım, Simav’dakine de karşı çıktım, Domaniç’te de karşı çıktım. Bu ülkede tabi ki altın varsa çıkarılsın ama söylediğim şu, eğer biz Murat Dağında siyanürlü altın çıkarmaya başlarsak zaten kıt olan su kaynaklarımızı iyice öldürmüş, yerle bir etmiş oluruz.

Kar yağdığında özellikle Gediz ve Uşak’takiler çok güzel Murat Dağı resimleri paylaşıyorlar. Herkes kayak merkezinden bahsediyor. Biz o siyanürlü altın işini hep beraber, hiçbir siyasi fark gözetmeksizin engellemeseydik oradan ne resimleri gönderecektik, tabi ki bol bol hafriyat resmi gönderirdik.

“Enkaz Edebiyatı Yapamayız”

MHP olarak ilk defa Kütahya Belediyesini aldık ama Genel Başkanım geldi, “Benim arkadaşlarım, benim Belediye Başkanlarım, benim teşkilatlarım enkaz edebiyatı yapamaz” Dedi. Biz bu görevlere silah zoruyla getirilmedik, bu görevlere atanabilmek için, gelebilmek için didindik, uğraştık mücadele ettik, enkaz edebiyatı bizde yok. Her şeye olumsuz tarafından bakmak bizde yok. Biz her türlü istişareye açığız.

“Şeker Fabrikasının Kotasının Artırılması, Partiler Üstü Milli Mücadeledir”

Geçtiğimiz gün Şeker Fabrikasını ziyaret ettim. Kotamızın artırılması gerek dediler. Elimizden gelen her şeyi yaparız. Ben kota artırımından dolayı şeker fabrikasının ne kazandığı derdinde değilim. Eğer bir kota artırımı olursa bu işten en çok benim çiftçim istifade edecektir, ekmediği toprağını ekmeye başlayacaktır. Kursağına ekmek girecek, su girecektir. Biz bu işlere siyasi ve partiler üstü, bir milli mücadele gibi bakarsak çok iyi olur.

Siyasetçiyi Neler Bitirir?

Siyasetçiyi hırsı bitirir, kibri bitirir, ‘ben’ hastalığı  bitirir. Ben şimdiye kadar her toplantımda Kütahya için taş üstüne taş koyan, hizmeti geçen herkese binlerce kez teşekkür ettim, etmeye de devam ederim. Hepsinden Allah razı olsun. Bizim amacımız budur.

“Partimiz Adına Racon Kesenleri, Nemalanmak İsteyenleri Temizleyeceğiz”

Partimizden nemalanmak isteyen, partimiz adına racon kesmek için uğraşanlar, partimizi bir ekmek kapısı olarak görenler, yalnızca MHP’nin milletvekili ve Belediye Başkanı seçildiğinde MHP’liliği ve ülkücülüğü aklına gelenler, bunların hepsini temizleyeceğiz. Biz, kimseye partimizin ismini kullanarak zengin olma fırsatı vermeyeceğiz. Buraları bir hizmet noktası olarak görüyoruz. Bizim amacımız burada bir eser bırakmak.

“Türkiye'nin Cumhur İttifakına İhtiyacı Var, Biz Sağdığız”

15 Temmuz’dan sonra ülke başka bir yere geçti. Biz, 15 Temmuz ile beraber ülkemizi bölmek, parçalamak isteyen hain FETÖ’ya karşı millet olarak topyekün bir savaş verdik. Sonra da Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli bir çizgi belirledi ve bu çizginin adı Cumhur İttifakı, biz buna sağdığız. Biz bunun yanındayız. 81 ilde Cumhur ittifakı var, yerelde Cumhur ittifakı var, liderler arasında Cumhur ittifakı var ama Kütahya’da burada Cumhur İttifakını unutun gibi bir cümleyi söyleyen, telaffuz eden, ima eden biri ya da birileri varsa, bu ya çocuktur ya zeka özürlüdür, ya da FETÖ’cü. Ben duymadım ama bu işi böyle kazıyan, kaynatan biri varsa yazıklar olsun. Maalesef böyle fısıltı gibi bir şey çıkıyor, bunu biz engelliyoruz, herkes engellemeli. Türkiye’nin Cumhur ittifakına ihtiyacı var. Sen, ben kavgası değil.

 “2022 Aizonai Yılı Olması İçin Seferberlik Başlatalım”

Şu anda Kütahya’nın turizmini dizayn etmek isteyen veya turizmle ilgili mücadele eden kişi, kuruluş veya grubun olduğunu pek görmedim. Biz bunun konuşmalarını yapıyoruz, sohbetler ediyoruz, kuruluşun ve kurtuluşun cümlesini de ekliyoruz. Onun dışında aslında fazla bir şey yapmıyoruz. Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı her yıl bir bölgeyi turizm bölgesi ilan eder. Ben geçen sene Patara’yı ilan ettiklerinde Aizonai Antik Kenti için ortaya çıktım, yalnız kaldım. Bu yıl bilerek çıkmadım, pandemiden dolayı Aizonai yılı veya Evliya Çelebi yılı da ilan edilse, pandemiden dolayı çok bir şeyi olmaz. Eğer Allah ömür verirse, hep beraber buralarda yaşarsak, gelin 2022 yılını Aizonai yılı ilan etmek için hep beraber bir seferberliğe başlayalım" dedi.

Basın mensuplarının sorularını yanıtlayan İl Başkanı Alıç ve Milletvekili Erbaş, toplantının ardından toplu fotoğraf çekilinmesi ile program son buldu. - DORUK Fatma

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve dorukmedya.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.