Harika GÜRAL: Sağlık, Spor, Tarih, Kültür Ve Gastronomi Turizmi Önemli

Güral Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Üyesi Harika Güral, turizm sektörüyle ilgili nelerin üzerinde durulması gerektiği, beklentilerinin neler olduğu, hedeflerini ve Türkiye için turizmi değerlendirdi. Otellerinde çeşitlendirmeye gittiklerini ifade eden Güral, “Sadece Rusça konuşanlara yönelik değil Baltık ülkelerinden de misafirler alıyoruz. Turizmi çeşitlendirmeye gitmeliyiz.” Dedi

Bloomberg HT kanalında yayımlanan ‘Günden Kalanlar’ programının konuğu olan Güral Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Üyesi Harika Güral, Dış İşleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun ‘Ruslar’ın pasaportsuz Türkiye’ye gelebilmesi için toplantılara başlandı’ açıklamasının turizme nasıl yansıyacağını değerlendirirken; "Moldova'dan iki yıldan gelen turist sayısında yüzde yüzlük artış oldu. Kalma süreleri de önemli. Bizler turistin kültür elçisi olduğunu unutmamalıyız. Otellerimizde çeşitlendirmeye gittik ve sadece Rusça konuşanlara yönelik değil Baltık ülkelerinden de misafirler alıyoruz. Özellikle Fransa’dan, Belçika’dan, Cezayir, Fas ve Marakeş gibi ülkelerden büyük oranda müşteri alıyoruz" dedi. Güral, “Uçak düşürme hadisesinden önce Rusya ile pasaportsuz, sadece kimlik ile seyahatin müzakerelerine başlamıştık. Fakat talihsiz bir olay yaşadık. Rusya’dan gelen turist sayısında büyük bir düşüş oldu. 2017 yılında bunu  toplayarak 4 milyon 715 binlere çıktık ve 2018’de bu rakam 6 milyonu buldu. İki senede Moldova’dan gelen turist sayısında yüzde yüzlük bir artış olduğunu düşünürsek, bu hamle ile birlikte Rusya’dan gelecek olan turist sayısında büyük bir artış olacağına inanabiliriz. Fakat burada başka önemli bir hamle var. Buda yurtdışından gelen turistlerin ülkede ne kadar kaldığı. Bazı ülkelere uyguladığımız süre 30 gün, bazılarına ise 90 gün. İnanıyorum ki seçimlerden sonra bu sürelerde bir esneklik yapılacaktır ve bu konaklama 90 gününde üzerine çıkacaktır. Sağlık, spor, tarih, kültür ve özellikle de gastronomi turizmi önemli.  Çünkü İstanbul özeline baktığımızda bazı İstanbul’daki bazı restoranların yada otellerin istedikleri fiyatlar, Antalya’da her şey dahil sistemine dahil olan otellerin geceleme fiyatından daha yüksek. Eğer biz nitelikli turisti arzu ediyorsak bunu çeşitlendirmek ve turizmi Türkiye’ye geneline yaymak zorundayız. Çünkü Antalya turizmin başkenti gibi gözükse de, deniz, kum, güneş ekseninden çıktığınızda spor, gastronomi, kültür ve sağlıkla beraber turizmi ülke geneline yayabiliriz. Yaz turizminde çalışıp kış aylarında işsiz kaldığı için sektörden kopan mesai arkadaşlarımız geri kalan bölümde de mesleklerini icra edebileceklerdir. Her ne kadar 2019 senesi Antalya için çok iyi gözüküyor olsa da, hepimizin üzerine düşen çok önemli vazifeler var. Bizler turistin kültür elçisi olduğunu unutmamalıyız. Ülkesine dönen turist bizi en iyi şekilde temsil etmesi için burada en iyi deneyimi yaşamak zorunda. Dolayısıyla turistten istediğimiz afaki rakamlar ve taksici krizlerine 2019’da mahal vermemeliyiz. Biz kendi otellerimiz adına son derece iyimseriz. Otellerimizde çeşitlendirmeye gittik ve sadece Rusça konuşanlara yönelik değil Baltık ülkelerinden de misafirler alıyoruz. Özellikle Fransa’dan, Belçika’dan, Cezayir, Fas ve Marakeş gibi ülkelerden büyük oranda müşteri alıyoruz. Bu çok önemli. Biz turizmi çeşitlendirmeye gitmeliyiz. Bireysel olarak yaptığımız çabalar dışında devletimizin bize sunduğu imkanlardan da sonuna kadar yararlanmak zorundayız. Dış İşleri Bakanımız ile Turizm Bakanımızın beraber çalıştığını görmek bizim için mutluluk veriyor. 2019’dan sektör olarak umutluyuz ve gelen turist sayısı ile geceleme sayılarının da artacağını düşünüyoruz. Çünkü turist bir dönem Türkiye’yi bırakıp diğer Avrupa ülkelerine gitti. Fakat oralarda umduğunu bulamayan turist Türkiye’ye geri döndü” dedi. - DORUK