CHP Grup Başkan Vekili Özgür ÖZEL: Biz Bölen Değil, Birleştiren Bir Siyaset Uyguluyoruz

Kütahya CHP İl Başkanlığı'nın organize ettiği program çerçevesinde CHP Grup Başkan Vekili Özgür Özel, Adana Milletvekili Grup Yönetim Kurulu Üyesi Burhanettin Bulut Kütahya'ya geldi.

Kütahya CHP İl Başkanlığı'nın organize ettiği program çerçevesinde CHP Grup Başkan Vekili Özgür Özel, Adana Milletvekili Grup Yönetim Kurulu Üyesi Burhanettin Bulut Kütahya'ya geldi. 13 Ekim Çarşamba günü parti binasına gelerek, partililerle buluşma sonrası, basın toplantısı düzenlendi, akabinde esnaf ve vatandaşları ziyaret gerçekleşti. CHP heyeti Gediz, Simav, Emet ilçelerimizde ziyaretlerde bulunduktan sonra ertesi günü Altıntaş, Tavşanlı, Domaniç ilçelerimizde ziyaretlerde bulunarak vatandaşla bir araya gelerek, sorunlarını dinlediler. Parti binasındaki toplantıya CHP Grup Başkan vekili Özgür Özel, Adana Milletvekili ve Grup Yönetim Kurulu üyesi Burhanettin Bulur, Kütahya Milletvekili Dr. Ali Fazıl Kasap, Kütahya İl Başkanı Dr. Zeliha Aksaz Şahbaz, İl Kadın Kolları Başkanı Sevinç Şenol, ilçe Başkanları, Belediye Başkan adayı olan Eyüp Kahveci, partililer ve basın mensupları katıldı.    “Vatandaş İktidar Değişimi İçin Gün Sayıyor” CHP Grup Başkan vekili Özgür Özel: “Toplumun tüm kesimleri gün sayıyor. Recep Tayyip Erdoğan’ın ötekileştirdikleri, esnaflar, yoksullar, çiftçiler, işçiler ve maalesef işsizler gün sayıyor. Her geçen gün gelişmesi gereken Kütahya, her geçen gün fakirleşmekte, nüfusu azalmakta, yoksullaşmaktadır. Anadolu’nun en kadim kentlerinden biri olan, geçmişte birçok medeniyetin bulunduğu, Osmanlı ve cumhuriyetin göz bebeği kentlerinden biri olan Kütahya’da bu akışı geriye doğru döndüreceğiz. Bundan herkes emin olsun. Cumhuriyet’in fabrikalarını 75 milyon gibi bir fiyata sattılar. Bugün en önemli yoksunluğunu çektiğimiz gübre fabrikası, dünyanın en kaliteli pancarının olduğu yere kurulmuş şeker fabrikası, madenleri, linyit işletmeleri, termik santralleri özelleştirilince Kütahya’nın nüfusu azalmaktadır. Türkiye’nin nüfusu hızla artarken Kütahya’da nüfuz azalıyorsa bu Kütahya’yı gelecek hayali kurulacak, yaşanılacak olmaktan çıkardıkları içindir. Kütahya’yı yeniden cazibe merkezi haline getirecek, halkın yüzünü güldürecek bir iktidar değişimine ihtiyaç vardır. Bu konuda hep birlikte seçim için gün sayıyoruz. Özlenen Türkiye’nin hakkettiği yere taşıyacak iktidarın yakalanması açısından bu kez görev Beşiktaş, Çankaya’ya düşmüyor, oralar elinden geleni yapacak ama oralar maksimum oyu zaten alıyor. İçinde bulunduğumuz 50+1’lik sistem Kütahya gibi işin zor olduğu yerlerde uzaktan bakılınca küçük ama sonuç için büyük adımların atılmasını gerektiriyor.   “Kütahya'da Cumhuriyet Döneminde Kurulan Fabrikalar Satıldı” 20 yılda Cumhuriyet döneminde kurulan fabrikalar satıldı. Bugün en çok yoksunluğunu çektiğimiz gübre fabrikası, dünyanın en kaliteli şeker pancarının yetiştiği yere kurulmuş, en kaliteli şekerini üreten şeker fabrikası satıldı. Bunun yanında madenleri, maden ve linyit işletmeleri, termik santralleri özelleştirilince Kütahya’da nüfus azalmaya başladı. Bütün Türkiye’nin nüfusu hızla artarken Kütahya’da nüfus azalıyorsa; bu Kütahya’yı yaşanılabilir, hayal kurulacak, gelecek umuduyla durulacak bir kent olmaktan çıkardıkları içindir. Kütahya’yı yeniden bir cazibe merkezi haline getirecek, Kütahya’nın da Kütahyalıların da yüzünü güldürecek bir iktidar değişimine ihtiyaç vardır.” açıklamasında bulundu. “Biz Onun Gibi Bölen Değil, Birleştiren Bir Siyaset İçin Gayret Gösteriyoruz” AK Parti ve MHP’ye oy vermiş hiçbir seçmenimizle karşı karşıya değiliz. Çünkü onlar yoksul ve biz o yoksulluğa çare olmak ve onların da yüzünü güldürmek üzere; onlar işsiz, biz o işsizliğe çare olmak üzere; onların gençleri umutsuz, biz o umudu gençlerin aklına yüreğine tekrar sokmak üzere iktidara talibiz. Bunun böyle bilinmesi gerekiyor. Recep Tayyip Erdoğan, basit bir matematik yöntemiyle yönetiyor ülkeyi yıllardır. OBEB (ortak bölenlerin en büyüğü)  milleti Kürt Türk diye, alevi sünni diye, sağcı solcu diye bölüyor. Öbürünü uzaklaştırıp kutuplaştırıyor, karşı kutbu şeytanlaştırıp kendi arkasını kalabalıklaştırıyor. Oysa biz, öğrencilerin öğrendiği OKEK (ortak katların en küçüğü) alevisiyle sünnisiyle, sağcısıyla solcusuyla, Kürdü, Türkü, Lazı, Çerkeziyle OKEK'de adalet duygusunda, eşitlik ve kardeşlikte ve hep birlikte zenginleşme umuduyla çalışmakta birleşiyoruz. Biz onun gibi kesen değil, aksine birleştiren bir siyaseti bütün Türkiye’ye hâkim kılmak üzere gayret gösteriyoruz. “Partimizin Ferasetiyle Koruma Almadan Çalışmalarımıza Devam Ediyoruz” Kütahya emniyeti koruma isteyip istemediğimizi sormak için makamı aradıklarında koruma talebimizin olmadığını bildirdik. Özgür Özel’in koruması yok. CHP milletvekilleri içinde Genel Başkanımızın zorunlu durumu dışında önünden, arkasında etrafında korumalarla gezen yok. Ardahan’da da Şırnak’ta da Diyarbakır’da da istemediğimiz gibi Kütahya’da da istemedik. Bütün milletvekillerimiz büyük bir cesaretle ait oldukları partinin geçmişinden aldıkları ferasetle çalışmaya devam ediyorlar. En ufak bir korkumuz bir şüphemiz yoktur. Korku siyasetini köpürtmeye çalışıp her akşam televizyonlarda bunu konuşmaya çalışanlara inat 3600’ü ifade etmeyi, EYT’liye vaatte bulunmayı, çiftçiye, memura, işçiye, işsize ve gençlerimize seslenmeyi sürdüreceğiz “İlk Dört Madde, Tüm Yurttaşlarımızın Onurudur Namusudur” CHP gibi bir partinin anayasanın ilk dört maddesini değiştireceklerini söylüyor. Geçen hafta ‘Laiklik anayasadan çıkarılsın’ diyen İsmail Kahraman. Ayrıca Devlet Bahçeli’ni çok sevdiği, takdir ettiği Diyanet İşleri Başkanı da anayasanın ilk dört maddesine ve Atatürk’e, bırakın partisini cumhuriyetine de düşman. Yan yana durduğu adamların hayalini CHP’den sorup açıklama istiyor. Biz ilk dört maddeyi de Atatürk’ü de senin ittifak ortaklarına, onların gizli ajandalarına rağmen korumaya ve kollamaya devam edeceğiz. İlk dört madde CHP’nin de, Türkiye’de yaşayan tüm yurttaşların da onurudur, namusudur” diyerek namusları gibi koruyacaklarını ifade etti. - DORUK